Bahçeli: İmralı ile DEM grubu arasındaki yüz yüze temas gecikmemeli

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu.  Bahçeli, teröristbaşı Öcalan'a yaptığı Meclis çağrısını yineleyerek, "22 Ekim'de ne demişsek arkasındayız. İmralı ile DEM grubu arasında yüz yüze temas gecikmemeli, çağrımızı kararlılıkla tekrarlıyoruz. Silah seçenek değil kucaklayıcı siyaset hedefimizdir." dedi. 

Bahçeli, CHP'yi eleştirerek, "Kılıç çekip korsan yemin eden bazı teğmenler üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri’ni siyasi tartışmaların içine çekmeye yeltenen, Aziz Atatürk’ü sloganda hatırlayıp eser ve emanetlerini çiğneyen bugünkü CHP’dir. Alenen disiplinsizlik yapan teğmenleri savundukları kadar terörle mücadeleyi savunmayan, tezkerelere hayır diyen bugünkü garabet CHP’dir." ifadelerini kullandı.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar:

 Küresel düzeyde çatışma alanları 2021'den bu yana yüzde 60'tan fazla artmıştır. Hayatını kaybedenlerin sayısı 3 yılda yüzde 29 yükselmiştir. 27 ülkede 2021'den itibaren risk düzeyi yoğunlaşmıştır. Afrika kıtasının yüzde 10'u çatışma bölgesidir. Orta Doğu'nun küresel çatışmada kilit faktör olduğu bilinmektedir.

Ukrayna alanlarındaki çatışmanın büyüklüğü yüzde 8.6'dan yüzde 70.5'e, Rusya'nın çatışma alanları da 10 katına tırmanmıştır. Rusya Devlet Başkanı Putin'in imzaladığı nükleer caydırıcılık doktrinini, Biden'ın Ukrayna'ya verdiği füze kullanım izninden sonra onayladığı açıktır. Dünyanın tamamı korku tünelindedir. Geçen yüzyılda yaşanan iki dünya savaşının en ağır sonuçlarıyla yüzleşen Türkiye ve Türk Milleti'dir. Barışçıl çabalara destek olmak hem insanlık görevi hem insanlık onuru hem de siyasi önceliğimiz olmalıdır. Sayın Cumhurbaşkanımızın Putin ile yaptığı telefon diplomasisi, samimi çağrıları Türkiye'nin ahlaki ve insani duruşunu teyit ediyor. Türkiye'nin iki ateş arasında kalması anormal neticelere yol açabilecektir. 

Barış çabaların aktkı sunmak varken savaşa hizmet etmek ne devlet aklıyla ne tarihle bağdaşmaycaktır.

Biden'ın aldığı veya alacağı her karar sakat ve mahsurludur. Başkanlık devir teslim törenini beklemeden insanlığı ateşe atmak için fırsat kollayan Biden'ın görevinden derhal alınması dünya barışına muazzam bir hizmet olarak tarihe geçecetir. 

"TÜRKİYE'NİN ÇEVRESİ KUŞATILMAKTADIR"

 Türkiye'nin çevresi yeni nesil savaşlarla kuşatılmaktadır. Herkesin gözü üzerimizdedir. Alacağımız kararlar bölgesel akışı değiştirecektir. Bize bir şey olmaz kolaycılığıyla oyalanacak ne vaktimiz ne hakkımız vardır. Cansa ihtiyaç olan canımızı da seve seve bu uğurda feda ederiz. Yolumuzdan dönmeyeceğiz. Davamızdan sapmaycağız. Gün kısır çekişmelerin günü değildir. Gün tek yürek olma günüdür. Geçmişimizi geleceğe taşımak namus gibi görüdüğümüz bir ülküdür. Cihan yıkılsa bile bizim cephemiz yıkılmayacaktır. 

UCM'NİN NETANYAHU KARARI

Gerçen haftanın umut verici gelişmelerinden birisi, UCM'nin Netanyahu hakkındaki tutuklama karardır. Caniyahu köşeye sıkışmış, sonu görülmüştür. UCM'nin tutuklama kararının taraf ülkelerce uygulanması elzemdir. Aralarında Fransa, İspanya, Belçika, Cezayir, İtalya, Hollanda gibi ülkeler, ülkelerine gelmeleri halinde tutuklayacaklarını açıkladılar. İsrail yönetiminde soykırım suçuna karışmış caniler bu suçun bedelini verecektir. Caniyahu ve eski savunma bakanı ve bu suçaların arkasında duranlar bu suçlara ortaktır. 3 ülkenin hesaplaşması sonuçlanmış şimdi sırayı Gazze almıştır. Caniyahu ve eski savunma bakanının kaçışı kurtuluşu söz konusu değildir. Gazze'de emzikli bebeklerden kadınlara katliam emri veren Caniyahu'dur. Caniyahu ve soykırımcı yandaşlarının ömür boıyu cezasını çekmesi kaçınılmazdır. Filistin'in huzura kavuşması Orta Doğu'nun huzur bulması demektir. 6 maddelik çözüm teklifimizi paylaşmıştım. İlk olarak çatışmaların durması ve insani yardım koridorlarının açılması şarttır. İsrail'e kapsamlı yaptırım uygulanmalı, Filistin tanınmalıdır. Gazze'de ateşkes şarttır. Gazze için barış konferansı toplanmalıdır. Barış gücü oluşturulmalı, eli ve vicdanı kanlı Netanyahu yagılanmalıdır. 

Belirsiz bir dünyanın kapıları açılıyorken kabuğumuza kıvrılmamız bir anlam taşımaz. Tarihimizin omuzlarına basıp ileriyi çok daha ileriyi görmemiz kolaylaştıracaktır. Türk ve Türkiye yüzyılı hedeflerini gerçekleştirmeliyiz. Türkiye'nin yeni bir Fetret Devri yaşamasına müsaade edemeyiz. Türkiye'nin tarihini mücadelesini onurluca sürdürmek mecburiyetindeyiz.

"İMRALI-DEM PARTİ ARASINDAKİ TEMAS GECİKMEMELİ"

Kürt kardeşlerimizi sömüren, ne kadar bölücü ve terörist varsa bunun bedelini ödemeye mahkumdur. Türk milletinin asli mensubu olmak duruyorken emperyalizme tamam demek insanlık onurunu hiçe saymaktır. Kürdü Türk'ten ayırmak dünyayı güneş sisteminden ayırmak kadar imkansız ve deli saçmasıdır. Geleceğimiz birdir, el ele verip gönüllerimizi yoğurarak terörü gündemimizden tamamıyla çıkarmalıyız. Kandil'de demlenip Türkiye'yi devirmek isteyenler bir karar eşiğindedir. Terörizmi lanetleyecek misiniz yoksa sırtınızı yaslamaya devam mı edeceksiniz?  MHP her sözünün arkasındadır. 22 Ekim'de grup toplantımızda ne dediysek aynen arkasındayız. İmralı ile DEM grubu arasındaki yüz yüze temas gecikmemeli, çağrımızı kararlılıkla tekrarlıyoruz.

MEDYAYA TEPKİ

TV'deki MHP düşmanlarını, küstah yorumcuları, MHP'ye saldırı ortamı açan medya organlarını ve medya patronlarını tek tek not aldığımızı, yeri ve zamanı geldiğinde de bunların burunlarından fitil fitil getireceğimizi muhataplarına duyurmak istiyorum.

"TEĞMENLERİ SAVUNUYORLAR"

Özgür Özel rejimi nasıl değiştireceksin, darbeyle mi yol alacaksın? CHP'nin demlenmesi başını döndürmüştür. 22 yılda niye iktidar olmadığını analiz edemeyen, belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasını yanlış yorumlayan CHP çarpık ve hastalıklıdır. Kılıç çekip korsan yemin eden bazı teğmenler üzerinden Türk Silahlı Kuvvetleri’ni siyasi tartışmaların içine çekmeye yeltenen, Aziz Atatürk’ü sloganda hatırlayıp eser ve emanetlerini çiğneyen bugünkü CHP’dir. Alenen disiplinsizlik yapan teğmenleri savundukları kadar terörle mücadeleyi savunmayan, tezkerelere hayır diyen bugünkü garabet CHP’dir.