Ali Babacan: Koronavirüs verilerine güven kalmadı

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, "Gerçek koronavirüs tablosunun bütün şeffaflığıyla paylaşılması lazım. Sorunu olduğundan daha küçük gösterip ne yapmaya çalışıyorsunuz? Verilere güven kalmadı." dedi.

Son Güncelleme:

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, bir TV kanalında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

"SORUNU KÜÇÜK GÖSTERİP NE YAPMAYA ÇALIŞIYORSUNUZ?" 

Konuşmasına koronavirüs salgınına değinerek başlayan Ali Babacan şu ifadeleri kullandı:

Çok sayıda sağlık çalışanımız biliyorsunuz hayatını kaybetti, yoğun bakımda tedavi gören doktorlarımız var. Hepsine şükranlarımızı sunmak gerekiyor buradan. Ben tüm Kovid-19 hastalarına acil şifalar diliyorum, sağlık çalışanlarına da tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Sağlık çalışanlarımızın ne kadar büyük fedakarlıklarla çalıştıklarına bizzat şahit oldum. Gerçekten kendi hayatlarını büyük riske atarak, ellerinden gelen büyük bir çaba gösteriyorlar, büyük fedakarlıklara katlanıyorlar. Gerçek koronavirüs tablosunun bütün şeffaflığıyla paylaşılması lazım. Sorunu olduğundan daha küçük gösterip ne yapmaya çalışıyorsunuz? Verilere güven kalmadı. Kriz yönetiminin en önemli metodu gerçeklerin paylaşılmasıdır. Gerçeklerden korkmadan virüsle mücadele edilmeli. Koronavirüs testinin ücretsiz olarak yapılması lazım. Testi pozitif çıkanların derhal her türlü şahsi izolasyona ve karantinaya hemen girmeleri lazım. Bu çok önemli ama maalesef gerçekleşmiyor.

KORONAVİRÜSE NASIL YAKALANDI? 

Babacan, yeni tip koronavirüse nasıl yakalandığı hakkında da açıklamalarda bulundu.  "Yakın çevrenizde salgına yakalanan var mıydı, nasıl bulaştığını anlayabildiniz mi?" sorusuna yanıt veren Babacan, virüsü genel merkeze olan yoğun siyasi trafik nedeniyle kaptığını düşündüğünü söyledi.

Babacan, "Bizim genel merkezimiz biliyorsunuz temmuz ayında açıldı ve genel merkezimize çok yoğun bir ziyaretçi trafiği var. Her ne kadar tedbirlerde mümkün olduğunca tüm arkadaşlarımızla beraber dikkat ediyor olsak da yine de yüzde yüz korunma yüzde yüz tedbir en azından siyasette biraz zor oluyor" diye konuştu. 

Babacan, şöyle konuştu:

"Aslında yakın çevremde kimse yoktu ilk ben hastalandım diyebilirim. ancak şöyle oldu geneş merkezimize çok yoğun ziyaretçi trafği var, siyasette koruma çok zor. Ancak şöyle oldu; bizim genel merkezimiz biliyorsunuz temmuz ayında açıldı ve genel merkezimize çok yoğun bir ziyaretçi trafiği var. Her ne kadar tedbirlerde mümkün olduğunca tüm arkadaşlarımızla beraber dikkat ediyor olsak da yine de yüzde yüz korunma yüzde yüz tedbir en azından siyasette biraz zor oluyor. Çünkü siyaset ne de olsa insan insana temasla yürüyen bir iş. Biz bir de teşkilatlanıyoruz biliyorsunuz. Şu ana kadar 81 ilin 71'inde il başkanı görevlendirdik. 922 ilçenin 283'ünde ilçe başkanı görevlendirdik. Bütün bu teşkilatlanma sürecinde de tabi genel merkezimizin yoğun bir trafiği var ama çok şükür benden başka testi pozitif çıkan olmadı. Genel merkezimizde tek bir çalışanımızın Covid-19 testi pozitif çıktı. Onun da evde tedavisi devam ediyor."

"TÜRKİYE'NİN ACİL DÖVİZ İHTİYACI VAR"

Ekonomiye de değinen Babacan "Güven, istikrar sağlanmalı ve Türkiye’nin acil döviz ihtiyacının karşılanması gerek. Şu an örtülü bir şekilde kamu bankaları üzerinden dövize müdahale var. Merkez Bankası bağımsızlığını kaybetmiş durumda. Kredibilitesi yerle bir olmuş. Türkiye'nin acil döviz ihtiyacı var. Merkez Bankası TL Basıyor ve TL’nin değerinin düşmesine sebep oluyor. Koronavirüs gelmeden de Türkiye ekonomisi buhrandaydı. Koronavirüs ile sorunlar katlanarak arttı. Kredi notu yatırım yapılabilir seviyenin altına düştü. Ekonomi pik yapıyor diye açıklama yapıyorlar, akıllara durgunluk verecek bir olay bu. İktidar ancak düşman üreterek varlığını sürdürebiliyor. Çözüm üretemeyenler dışarıda düşman arıyor." dedi. 

"İÇİ BOŞ LAFLARLA KİMSENİN KARNI DOYMUYOR"

"Bu ülkenin insanı gerçek anlamda demokrasi istiyor, temel haklarını ve özgürlüklerini doyasıya yaşamak istiyor." diyen Babacan "İçi boş laflarla kimsenin karnı doymuyor. Polemiklerle kimse iş bulmuyor. Biz siyaseti ideallerimiz için yapan insanlarız. Özgürlükler, demokrasi, insan hakları bizim için hayat idealleri. Konjonktürel tercihler değil. Bugün ulusalcılık, sert söylemler, düşman üretmek prim yapıyor diye biz bunu yapamayız." ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber