AK Parti Sözcüsü Çelik: Elazığ 11'inci afet bölgesi olarak değerlendirilecek
MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Elazığ'ın da afet bölgesi olarak değerlendirileceğini bildirdi. Çelik, afetzedelere yönelik 10 bin TL tutarındaki yardımların da vatandaşların hesabına yatırılmaya başladığını söyledi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK sonrası açıklama yaptı. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik MYK sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Elazığ'ın da afet bölgesi olarak değerlendirileceğini bildirdi.
ELAZIĞ AFET BÖLGESİ İLAN EDİLDİ
Çelik'in açıklamalarından satır başları şu şekilde:
-10 il diyorduk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Elazığ'ı da ekleyerek 11 il olarak zikredeceğiz.
-6 vatandaşımızdan birisi depremden doğrudan etkilendi.
-Sadece Türkiye'nin değil dünya kurumlarının da değerlendirmesiyle bölgedeki son 100 yılda yaşanan en büyük afetle karşı karşıyayız.
-Dışarıda kalan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının giderilmesi için devletin ve milletin seferberlikle nasıl mücadele ettiğini görüyoruz. Her kesimden vatandaşımız ve STK'lar yaraları sarmak için mücadele veriyor. Destek veren herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Büyük bir kudret ve koordinasyonla bu mücadele sürdürülüyor.
200 BİNDEN VATANDAŞ TAHLİYE EDİLDİ
-200 binden fazla vatandaşımız başka illere tahliye edildi.
-Biz hepimiz afet bölgelerinde bu siyasi tartışmaların çok fazla parçası olmadık. O bölgeye gidip siyaset yapılmasın diyenler siyaset yaparak bir yıkım siyaseti gerçekleştirseler de... Onlara da bir cevabımız var ama öncelik vatandaşlarımızı kurtarmak.
-Pek çok propaganda yapılıyor, ki uluslararası yardım talebinde bulunduk. Herkesin üzerinde mutabık kaldığı konu, devletin değil devletlerin gücünü aşan bir felaket olduğu. Sahaya hakim olan mücadele, birlik, dayanışma. Hem devletimizin organları hem gönüllülerin çabalarıyla her alanda afetle mücadele etmeye ve vatandaşımıza sahip çıkmaya devam edilmektedir.
-Bütün milletlerin arama kurtarma ekiplerine teşekkür ediyoruz. Bazı yalan beyanlar da yayıldı, sadece gerçeğin ne olduğunu anlatmak için, İtalyan basınına demeç vermiş bir kişinin söylediklerine dikkat çekmek istiyorum, her şeyini kaybetmiş insanlar merkez üssü kurmamız için yardım ettiler, bir lokma ekmeğini bizimle paylaşmak istediler. Gerçek budur.
YARDIMLAR, HESAPLARA AKTARILMAYA BAŞLANDI
-10 bin TL yardımlar, hesabı olanlara aktarılıyor, olmayanlara devlet hesap açarak yardımları aktarıyor. Hiçbir vatandaşımızın yalnız ve sahipsiz bırakılmayacak.
-Çevre Şehircilik binası yıkılacak hasarlı olduğu için, birileri hemen kayıtlar yok ediliyor diyor, birisi Afganlı birisi ölen bir vatandaşımızın kolunu keserek bileziğini almaya çalışıyormuş diyorlar, böyle vahşi yaklaşımlar da gördük. Bunlarla da mücadele için hukuki girişimler ortaya konuyor.
SAHİPSİZ ÇOCUKLAR, DEVLETİN KORUMASI ALTINDA
-Çeşitli vatandaşlarımız sahipsiz çocuklarımızın durumunu soruyor, hepsi koruma altında. Hiçbir şekilde sahipsiz ya da kendi başlarına bırakılması söz konusu değildir. Burada esas olan büyük bir sahiplenme duygusuyla her alana ulaşmaya dönük gayrettir. Bu çocuklarımız güvende. Özellikle de genç arkadaşlarımız hastanelerde gönüllü anne olmuşlar. Bu çıkan haberler karşısında tedbiren güvenlik güçlerimiz gerekeni yaptı. Onlar artık devlete emanettir.
-'Deprem olacak' denilerek vatandaşlarımızın hasarlı olmayan binalara bile girilmesi engelleniyor. Bilim insanlarımız depremlerin ne zaman olacağının bilinemeyeceğini söylüyor. Hasarlı binalara elbette girilmemeli, hasar tespit çalışmaları sürüyor. Devletin bütün kurumları, çeşitli partilerden belediyeler, her kesimden STK'lar, AFAD koordinasyonda yürütülen tüm örgütler ile kaynaklar doğru şekilde sevk ve idare ediliyor.
-Devletimizin afetle mücadele konusunda uzmanlaşmış kurumlarımızla bu çalışmaların yürütülmesinin önemli olduğunu belirtmek isterim.
YAĞMA OLAYLARINDA GÜVENLİK GÜÇLERİNE HABER VERİLMELİ
-Hırsızlık ya da yağma gibi olaylar, bütün afet bölgesine bakıldığında herkesin birbirinin yardımına koştuğu bir dayanışma var. Vatandaşlarımızdan isteğimiz, kimsenin kendisinin müdahale etmemesi, güvenlik güçlerimize bildirmesi. Bir başıboşluk yok, esas olan güvensizlik değil güvendir, esas olan kaos ve dağınıklık değil koordinasyonun daha da artırılmaya yöneliktir.
-Türkiye'nin içinde bir iç çatışma varmış gibi gösteriliyor, bu yalan. Tam bir kardeşlik söz konusu. Tam tersi bir resim çizmeye çalışanlarının niyetlerinin farkındayız.
SINIRA SURİYELİLER YIĞILIYOR YALANI İYİ NİYETLİ DEĞİL
-Eski bir siyasetçi, kapılar açıldı, Hatay'a daha çok Suriyeli geliyor demesi, böyle bir şey olabilir mi? Kapılar yardımlar için açık ama tam da bu ortamda daha çok mülteci alınıyor gibi bir yalanın yayılması son derece vahşi bir yaklaşım. Bunlar hiç iyi niyetli olmayan ve yeni çatışmalar çıkarmak üzere ırkçılık ya da başka zararlı davranışları tetiklemek isteyen yaklaşımlardır.
-100 yılın en büyük afeti denilen bir afet karşısında bile her geleni tespit ettiği gibi bu dönemde tespitler yapılıyor, bu tip iddiaların tamamı yalandır, vatandaşlarımız kiralara ve çeşitli yardım malzemelerine fahiş fiyatla zam yapıldığını söylüyor, buna müsaade etmeyiz. Bir çorba satışı fahiş yapıldığında nasıl ceza verdiysek yine bu mekanizmayı işletiriz.
-Milletimizin her kesiminin koyduğu dayanışma, milletimizin asaletini bir kez daha göstermiştir. Bu afetle mücadelede nasıl herkesin katkıda bulunmaya çalıştığı ve 'birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için' duygusuyla yaşadığımız gerçeğini ortaya koyduk.
-Bugünkü MYK tek gündemle, deprem gündemiyle toplanmıştır. Ülkemize baş sağlığı diliyoruz. Partimizde de çeşitli kriz merkezleri kuruldu, talepler alındı. Her kademeden üyelerimiz, arkadaşlarımız buradan görevlendirildiler. Bugün bu toplantıdan sonra da görevli arkadaşlar yine afet bölgelerine dönecekler. Önümüzdeki haftadan itibaren ikinci kez ziyaretlere başlayacak.
-Vatandaşlarımız yardımlarını STK'lara yapmak istiyorsa bunda sorun yok. Ama bunların mezhebine göre bir ayrımcılığa uğradığı iddiaları ortaya atıyor. Belirli vatandaşlar ben buna yardım yapacağım diyorsa ona diyecek bir şey yok ama bütün afetlerle mücadele bunun tek elden ve uzmanlaşmış kurumlar üzerinden yapılması...
AFET BÖLGESİNDE İŞİN UCUNDAN TUTAN KİMSE, ENGELLENMEDİ
-Bunların belli bir bölgeye çok sayıda yardım edilirken bazı yerlere yardım gönderilmemesi görülmüştür. Alanın tümünü gören bu konudaki uzman AFAD gibi kurumlarla organizasyonu yapılmalı. Alanda yürütülen mücadeleye saygısızlık oluyor.
-'Birtakım STK'lar, devletten daha büyük faaliyet yürüttüğüne' dair söylemler var, bunlar doğru değil. Bir afetle mücadele uzman kurumlar var, tüm STK'ların bunlara katkı sağlayacak şekilde konumlanması yaraların sarılması bakımından kıymetlidir. Bütün STK'lar çeşitli alanlarda faaliyet üretmek ve standartları yükseltmek için kurulmuştur. Bu koordinasyon aşamasına uyulması en doğru yaklaşımdır. Yoksa, biz kendi bulunduğumuz bölgelerde işin elinden tutan hiç kimse engellenmedi.
Kaynak: Haber Global TV