AK Parti ile HDP arasında "tecavüzü resmileştirme" tartışması

Hukuk davalarına ilişkin yargı paketinin görüşüldüğü sırada HDP Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit ile AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin arasından "tecavüzü resmileştirme" tartışması yaşandı.

Son Güncelleme:

TBMM Genel Kurulunda, Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında hazırlanan Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi'nin görüşmeleri sürüyor.

Temel kanun olarak üç bölüm halinde görüşülen teklifin birinci bölümü üzerinde söz alan İYİ Parti Antalya Milletvekili Hasan Subaşı, 18 yılda en çok adalete ihtiyaç duyulduğunu savundu.

Toplumun huzuru, güvenlik ve barış içinde yaşaması için yeni ve sivil bir anayasaya ile gerçek bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu belirten Subaşı, "Hukuk devletini ve adaleti inşa etmek zor değil ama bunun için muhalefete, muhalif görüşlere, sevmediklerinize, ayrıştırdıklarınızın fikirlerine, özetle geniş bir katılıma ihtiyaç var." diye konuştu.

 "TİKTOK DENİLEN REZALET"

MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, bir tehlikeye işaret ederek, Türkiye'nin egemenlik haklarını tanımayan, Türk mahkemelerinin verdiği kararları tanımayan, adeta sosyal bir bataklığa dönüşen sosyal medya ikliminin, Türkiye'yi kuşattığını söyledi.

Gençlerin, "bataklığa dönüşen sosyal medya iklimine hapsedilmiş durumda" olduğunu belirten Bulut, şöyle devam etti:

"Milletvekili arkadaşlarımızdan halen görmeyenler varsa lütfen şimdi ya da akşam eve gidince 'Tiktok' denilen bir rezalet var. Gitsinler, bu rezaleti bir kontrol etsinler. Sizin belki ayda yılda bir göreceğiniz ama yeni neslin her gün içine günden güne daha da saplandığı bir bataklık haline gelen bu sosyal medya platformlarından biz sağlıklı bir nesil çıkarmaya çalışıyoruz. Günlük yalnızca 200 baskı yapan yerel gazetelerin dahi egemenlik hakkımızın bir gereği olarak Basın Kanunu ile denetlendiği bir ülkede egemenlik haklarımızı tamamen hiçe sayan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından kullanılan, Türkiye'nin içinde yayın yapan ve maalesef 'özgürlük' adı altında her türlü pisliği ve melaneti 12-13 yaşındaki çocukların gözünün içine sokan sosyal medya platformlarına karşı parlamentonun acilen bir tedbir alması lazım."

MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk'ün, konuya ilişkin kanun teklifi verdiğini hatırlatan Bulut, şunları söyledi:

"Derdimiz bu platformların kökten kapatılması, yok edilmesi değil. Bunu işleten şirketlerin Türkiye'nin egemenlik haklarına, ahlaki, kültürel ve hukuk birikimine saygı duyacağı bir zemine çekilmesi. Bu, yalnız siyasi iktidar, bizler veya muhalefet için bir tehlike değil. Bunu siyasi mülahazaların dışında değerlendirmemiz lazım. Evinizdeki evladınız bunlarla zehirleniyor. Hangi siyasi fraksiyona mensup olursa olsun; ister muhafazakar, ister ülkücü, ister CHP'li, isterse HDP'li bir ailenin çocuğu olsun şu anda bütün gençler birbirine benzemeye başladılar. Bütün değer yargıları, en dipte birbirine benzemeye başladı. Çukur ve lağım bir kültür, Anadolu'nun dört bir yanını kuşatmaya başladı. Bu büyük tehlikeye karşı herkes uyanık olmak zorunda."

CHP Mersin Milletvekili Alpay Antmen, teklifteki değişikliklerin tamamına yakınının hakimlerin gözüyle yapıldığını, savunma makamını oluşturan avukatların hiçbir şekilde nazara alınmadığını savundu.

"REFORM NİTELİĞİNDE BİR DÜZENLEME"

AK Parti Balıkesir Milletvekili Belgin Uygur, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin temel amaçlarından birinin hukuk yargılamasının sadeleştirilmesi ve etkinliğinin artırılması olduğunu hatırlattı.

Bu kapsamda yapılan bu düzenlemenin adaletin tesisi, yargıda etkinliğin artırılması ve yargılamaların makul sürelerde tamamlanması amacıyla bugüne kadar gerçekleştirilen reformların devamı niteliğinde olduğunu dile getiren Uygur, teklifin hazırlık sürecinin uzun bir geçmişe sahip olduğunu ve son derece titiz bir çalışmanın sonucunda ortaya çıktığını kaydetti.

Teklifin, 100 farklı kurum ve kuruluşun görüşleri alınarak hazırlandığına işaret eden Uygur, "Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun aksayan taraflarının tespit edilmesi ve çözüm bulunması, ön inceleme kurumunun gözden geçirilmesi, yargılama usullerinin daha işlevsel hale getirilmesi, alternatif uyuşmazlık çözüm yollarının hukuk yargılamasında etkin şekilde kullanılabilmesi ve buna engel olan unsurların sistem dışına çıkarılması amacıyla hazırlanan kanun teklifimiz reform niteliğinde bir düzenlemedir." diye konuştu.

"İŞKENCELERİN EN KÖTÜSÜ KANUNLA İŞKENCE ETMEK"

CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, son yıllarda giderek artan şekilde birçok temel kanunda değişiklik yapıldığını, bu değişikliklerin neredeyse tamamının hiç tartışılmadan, ilgili kişi ya da kurumların görüşleri alınmadan, alel acele Meclise getirilerek kısa sürede kanunlaştığını savundu.

Acele kanunlaşma telaşının, kısa bir süre sonra aynı kanun üzerinde defalarca değişiklik yapılması zorunluluğunu ortaya çıkardığını söyleyen Kılıç, bunun da yasama faaliyetlerini kısır döngüye sokarak, yasamanın işlevsiz çalışmasına neden olduğunu ifade etti.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun, 1927'den 2011'e kadar geçen 84 yılda 33 kez değiştirildiğini dile getiren Kılıç, teklifle, 2011'de yürürlüğe giren Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda 19'uncu kez değişiklik yapılmış olacağını söyledi.

Düzenlemenin, taraf menfaatlerini korumaktan çok mahkemelerin yanlış uygulamalarına kapı araladığını savunan Kılıç, "Sanki 'Her yiğidin bir yoğurt yiyişi var.' anlayışı gibi 'Her hakimin ayrı bir usulü var.' anlayışının yerleşmesini sağlayacaktır ki bu anlayışın da hakimler üzerindeki iktidar baskısını daha da artıracağı aşikardır. İşkencelerin en kötüsü kanunla işkence etmektir. Gelin, biz vatandaşlarımıza ve hukukçularımıza bu zulmü reva görmeyelim." dedi.

AK PARTİ İLE HDP ARASINDA "TECAVÜZÜ RESMİLEŞTİRME" TARTIŞMASI

HDP Muş Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, "AKP'nin 15 yaşından küçük çocuklara tecavüz edenleri, tecavüz edilenlerle evlendirmeye dönük bir taslağı var ve toplumsal ortamı hazırlamak için algılar yaratıyorlar. Adının önünde profesör yazanları sabah akşam televizyona çıkarıp 'evliliği kurtarma' adı altında aslında tecavüzü resmileştirmenin, yasallaştırmanın yolunu da açmış oluyorlar." diye konuştu.

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, uzun zamandır kadınlar üzerinden terörün legalize edilmesiyle ilgili özel bir gayret olduğunu belirtti.

Koçyiğit'in, "tecavüzü resmileştirme" iddiasına cevap veren Zengin, şunları kaydetti:

"Bunu kaldıran bizleriz. Türkiye'de kimin ne derdi varsa TBMM'ye geliyor. Roman kardeşlerimiz yok mu? CHP'yi ziyaret etmedi mi? Roman milletvekilleriniz her gün size söylemiyorlar mı? HDP'yi ziyaret etmedi mi? İYİ Parti'yi, MHP'yi ziyaret etmedi mi kardeşlerimiz? Bu insanlar, şu anda resmi olarak evli. 286 insandan bahsediyoruz. Resmi evli bu insanlar ve eşleri hapishanedeyken halen evlat sahibi olmaya devam ediyorlar. Yani bu talep kimin talebidir? Bizim talebimiz mi? Vatandaşın kendi talebi. Ekranlarda konuşan herkesin hamisi değiliz. AK Parti olarak kendi fikriyatımız vardır. Kendi meselelerimizi de kendi milletvekillerimiz, arkadaşlarımız üzerinden çıkar, anlatırız ama bu konuyu çarpıtacaksınız, kadın meselesini baş tacıymış gibi göstereceksiniz ama bir taraftan da kadınlar üzerinden terörü legalize etmeye çalışacaksınız. Biz de buna müsaade etmeyeceğiz. Hiçbir derneğin, ister kadın derneği ister genç derneği ne olursa olsun, terörün zemini, tohum atması için kullanılmasına da müsaade etmeyeceğiz."

Bunun üzerine AK Parti ile HDP milletvekilleri arasında karşılıklı laf atmalar yaşandı.

HDP'li Koçyiğit'in, "Taslağınız basına sızdı. Taslağı hazırlayıp duruyorsunuz sonra inkar ediyorsunuz." demesi üzerine, AK Parti Grup Başkanvekili Zengin, "Bir konuya kaç kez cevap verilecek? Yeter artık nedir bu tecavüz meselesi? Böyle bir şey olamaz." ifadelerini kullandı.

Sonraki Haber