Türkiye, Avrupa'nın en büyük plastik atık çöplüğü haline geldi!
Pandemiyle plastik kullanımı hızla artarken, tüm canlıların hayatı olumsuz etkileniyor. Greenpeace'in yayınladığı rapora göre Türkiye, Avrupa'nın en büyük plastik atık çöplüğü haline geldi ve plastik atıkların doğada yarattığı tahribat tartışma konusu oldu.
Online PR Servisi B2Press, derlediği verilerle plastik kullanımının bilançosunu ortaya koydu. Yılda 381 milyon ton plastik atık oluşurken, yalnızca yüzde 9’u geri dönüştürülüyor ve her gün yaklaşık 8 milyon plastik atık okyanuslara dökülüyor.
Online PR Servisi B2Press’in derlediği verilere göre, dünya genelinde bir yılda oluşan 381 milyon ton plastik atığın yüzde 50’si sadece bir kez kullanılırken, önümüzdeki 20 yıl içinde 1,3 milyar tondan fazla atığın okyanuslara dökülmesi, ardından da karaya vurması bekleniyor.
Greenpeace’in son yayınladığı raporda da belirtildiği gibi, Türkiye bazı ülkelerin plastik atık ihracatını yasaklamasının üstüne, Avrupa’da oluşan atıkların yeni ev sahibi olarak öne çıkıyor. Eurostat verilerine göre 2020’de Türkiye'ye 659 bin 960 ton plastik atık gelirken, son bir yılda bu sayının yüzde 13 arttığı görülüyor. Plastik atık ithalatında 13,7 milyon ton ile Türkiye zirvede yer alırken, ikinci sırada 2,9 milyon tonla Hindistan geliyor.
Çevre örgütü Greenpeace tarafından yayımlanan yeni bir rapora göre, geçen yıl İngiltere'deki plastik atıkların yaklaşık yüzde 40'ı Türkiye'ye ihraç edildi ve yasa dışı yollarla toplanıp yakıldı.
Raporda İngiltere'nin 2020 yılında Türkiye'ye ihraç ettiği plastik atıkların 210 bin ton civarında olduğu söylenirken araştırmacılar, atıkların Türkiye'de geri dönüştürülmek yerine, bir kısmının yollara, tarlalara ve su kaynaklarına atıldığını ve buralarda yakıldığını tespit etti.
GÜNDE 8 MİLYON PLASTİK ATIK OKYANUSLARA GİDİYOR
Dünyadaki suyun yüzde 97’sine karşılık gelen ve milyonlarca canlı türünün yaşam alanı olan okyanuslar hızla kirleniyor. Derlenen verilere göre her gün 8 milyon plastik parçanın, yılda ise yaklaşık 12,7 milyon ton plastik atığın okyanuslara dökülmesiyle, deniz yaşamı ve ekosisteme verilen zarar telafi edilemez hale geliyor.
Plastik atıkların yüzde 79'u çöp sahalarına veya okyanuslara gönderilirken, yalnızca yüzde 9'u geri dönüştürülüyor, kalanı yakılarak imha ediliyor. Geri dönüştürülemeyen atıklar ise doğaya ve tüm canlılara zarar veriyor. Avlanan her 3 balıktan birinde plastiğe rastlanırken; incelenen deniz kaplumbağalarının yüzde 100'ünün, balinaların yüzde 59'unun, fokların yüzde 36'sının ve deniz kuşlarının yüzde 40'ının plastik atıklardan etkilendiği görülüyor. Her yıl 1 milyondan fazla deniz kuşu ve 100 bin deniz memelisi okyanusa atılan plastik atıklar sebebiyle yaşamını yitiriyor.
DÜNYA’YI EN ÇOK KİRLETEN ÜLKE ÇİN
Online PR servisinin incelediği verilere göre dünyayı en çok kirleten ülkeler de belirlendi. Plastik atık ithalatının 2004’ten bu yana 196 kat arttığı görülürken, dünya çapında en çok plastik malzeme üreten Çin, küresel üretimin dörtte birinden fazlasını temsil ediyor. Çin’i Endonezya, Filipinler, Vietnam, Sri Lanka ve Mısır takip ederken, listenin başındaki bu 5 ülkenin tüm okyanuslardaki plastik kirliliğinin yüzde 60’ından sorumlu olduğu dikkat çekiyor.
BAKAN KURUM: POLİMER PLASTİK AMBALAJ TÜRÜ ATIKLAR İTHAL EDİLEMEYECEK
Öte yandan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Resmi Gazete'de yayımlanan 'Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıkların İthalat Denetimi Tebliği' ile bakanlık olarak hazırladıkları geri dönüşüm tesislerine yeni kriterler getiren genelgeyi 81 il valiliğine gönderdiklerini belirtti.
Kurum, "Bu genelge kapsamında artık plastik atık ithalatında en büyük paya sahip olan ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan etilen polimer grubundaki plastik ambalaj türü atıklar ithal edilemeyecek. Bu atıkların gümrükte yapılan denetim ve kontrollerimizle takiplerini anbean yapacağız" dedi.
Bakan Kurum, plastik atık ithalatına ilişkin açıklamalarda bulunarak, basın mensuplarının sorularını cevapladı. Kurum, atık toplama faaliyetlerine destek olmak için atık ithalatı kotasını bu yıl başında yüzde 50'ye düşürdüklerini hatırlatarak, tesislerin ham madde ihtiyaçlarının yarısını iç piyasadan karşılamalarını zorunlu hale getirdiklerini kaydetti. 'Sıfır Atık Hareketi' ile yerli ham madde miktarının daha da artırıldığını belirten Kurum, "Şunun altını önemle çizmek isterim; Türkiye hiçbir zaman çöp ithalatı yapmamıştır. 2021 yılının başında karışık plastik atık ithalatını tamamen yasakladık. Yaptığımız düzenlemelerle ithal edilen dönüştürülebilir ham maddeler için kimlik belgesi düzenlenmesini zorunlu hale getirdik. Ülkemizin sanayisinin ihtiyaç duyduğu kaliteli ve temiz ham madde için kimlik belgesi olmayan hiçbir dönüştürülebilir atığı ülkemize sokmuyoruz. Atık yönetiminde önemli düzenlemeleri hayata geçirirken geri dönüşüm/kazanım tesislerimizin daha sağlıklı bir şekilde faaliyetlerini yürütmeleri için de 81 ilimizde denetimlerimizi 7/24 aralıksız sürdürüyoruz" dedi.
Bakan Kurum, en son Adana'da istenmeyen görüntülerin ortaya çıkması üzerine 152 tesiste denetim yapıldığını, 29 işletmenin faaliyetini durdurduklarını ve 32 işletmeye 8 milyon TL ceza uyguladıklarını kaydetti. Kurum, "Benzer durumlarla tekrar karşılaşmamak, çevremizin ve vatandaşımızın sağlığını korumak için geri dönüşüm/kazanım tesislerimize yeni kriterler getiriyoruz. Bugün bu anlayışla ülkemiz için çok önemli bir adım attık. Ticaret Bakanlığı'mızla bu süreci yürüttük. Plastik atık ithalatının sınırlandırılmasına dair ortak bir çalışmayı yürüttük. Resmi Gazete’de yayımlanan 'Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıkların İthalat Denetimi Tebliği' ile bakanlık olarak hazırladığımız geri dönüşüm tesislerine yeni kriterler getiren genelgemizi 81 il valiliğine gönderdik. Bu genelge kapsamında artık plastik atık ithalatında en büyük paya sahip olan ve günlük hayatta sıklıkla kullanılan etilen polimer grubundaki plastik ambalaj türü atıklar ithal edilemeyecek. Bu atıkların gümrükte yapılan denetim ve kontrollerimizle takiplerini anbean yapacağız" diye konuştu.
"İTHALİ YASAK OLAN ATIKLARI GETİRENLERİN BELGELERİNİ İPTAL EDECEĞİZ"
Bu atıkların Mobil Atık Takip Sistemi'ne (MoTAT) giriş yapılarak, gümrükten çıkarılıp, online olarak sıkı takip edileceğini belirten Kurum, "İthalat kotasını aşan, ithali yasak olan atıkları getiren veya içinde atıkların yabancı madde bulunduran, geçici faaliyet belgesi olup süresinde izin ve lisans başvurusu yapmayan firmaların da atık ithalatçısı kayıt belgelerini iptal edeceğiz. Ülkemizin hep yeşil ve sağlıklı bir çevreye sahip olması adına projelerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz. Toprağımızı, havamızı, suyumuzu koruyacak; çalışmalarımızı tavizsiz devam ettireceğiz. Hedefimiz, tüm dünyada yapılan atık ithalatını bitirmiş ve ihtiyaç duyduğu ham maddenin yüzde 100’ünü iç piyasadan karşılayan bir milli sanayi ve tertemiz bir Türkiye" dedi.
"YURT DIŞINA GERİ GÖNDERME İŞLEMLERİNİ TAKİP EDECEĞİZ"
Bakan Kurum, geri dönüşümsüz olduğu ortaya çıkan, Almanya'dan Türkiye'ye getirilen 400 konteynerlik atıkların iadesiyle ilgili soruya, "Bizim şu an yayınlamış olduğumuz genelgemize uymayan her bir atık zaten online takip ediliyor. Bu genelge kapsamında kalan atıklarında yurt dışına geri gönderme işlemlerini de takip edeceğiz. Hem Ticaret Bakanlığı'mızla birlikte hem de sahada 81 ilimizde çalışan ekiplerimizle birlikte bu takip sürecini anbean yapmış olacağız. Amacımız, 'Sıfır Atık' projesini ülkemizde çok daha fazla yaygınlaştırmak. Sanayimiz tam anlamıyla yerli milli olacak şekliyle ham maddesinin de tamamını ülkemizden karşılayacak şekliyle çalışmalarımızı yürütüyoruz" yanıtını verdi.
"ÇALIŞMALARIMIZI BİTİRME AŞAMASINA GELDİK"
Bakan Kurum, 'İklim Kanunu'nun ne zaman hazır olacağına ilişkin soru üzerine, iklim değişikliğine ilişkin eylem planlarını 7 bölge için yayımladıklarını belirterek, Karadeniz Bölgesi'nden başlamak üzere fiilen sahada uygulamasının yapıldığını kaydetti. Kurum, "İklim değişikliği eylem planı çatısı altında da 'İklim Kanunu' düzenlememizi hazırlayıp, Meclis'imizle birlikte Sayın Emine Erdoğan’ın teşrifleriyle bir çalıştay düzenledik. Bu da 'İklim Kanunu' çalışmasına altlık teşkil etti. Bu çerçevede çalışmalarımızı bitirme aşamasına geldik. Meclis'imizin çıkaracağı kanuna altlık teşkil edecek bu çalışmayla birlikte artık ülkemizin bir 'İklim Kanunu' olacak, çevre ve doğanın korunması adına iklim kanunu çok önemli adımları atmamıza vesile olacaktır. Çok yakın bir zamanda Meclis'imizle birlikte bu çalışmayı yürütecek ve çıkacak yasayla birlikte 2023’e giden yolda çok daha kararlı adımları atmış olacağız" diye konuştu.
Kaynak: DHA