Bir esnaf simidi 20 lira yapabilir mi? 'Fiyatları etkileme suçu'...

Antalya'da bir simitçinin yabancı turiste 20 TL'den satacağı gerekçesiyle Türk vatandaşına simit satmaması tepkilere neden oldu. Peki bir satıcının hukuken bunu yapma hakkı var mı? Türk Ceza Kanunu'nun 237'inci maddesi ne söylüyor?

Son Güncelleme:

Antalya Demre'de bir simitçinin yerli turiste 7.5 TL'ye sattığı simidi yabancı turiste 20 TL'ye vermesi tepkilere neden oldu. Fırsatçı esnafın yabancıya yüksek fiyatla satış yapması yeni bir sorun değil ancak olay, “Müşteri yerli ya da yabancı olsun, esnafın mallarının fiyatını belirlemesindeki hukuki zemin ne” sorusunu sordurdu? 

Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu, temel ihtiyaç ürünlerinde fiyat artışlarının kamu otoritesinin izni ve denetimine tabi olduğuna dikkat çekiyor. Bu ücretlere taksiler ile standart ekmek fiyatını örnek olarak gösteren Ağaoğlu, “Standart simitle ilgili de yöredeki kamu otoritesinin belirlediği bir fiyat varsa o fiyat tavandır” açıklamasını yapıyor.

Ağaoğlu, fiyatlarının kamu otoriteleri tarafından belirlendiği temel ihtiyaç ürünlerinde belirlenen tutarın üzerinde fiyat uygulanamayacağını aktarıyor.

Bu konuda belediye zabıtaları ve Ticaret Bakanlığı'nın ilgili birimlerinin denetim yetkisine sahip olduğunu vurgulayan Ağaoğlu, söz konusu denetim birimlerinin 81 ilde ve bütün ilçelerde bulunduğunu kaydediyor. Ağaoğlu, değerlendirmesine şöyle devam ediyor:

“İdari para cezası uygulanabilir ama en önemlisi tüketicilerin bu tür fahiş ve farklı fiyat uygulayan esnaftan uzak durmaları ve alışveriş yapmayarak en ağır cezayı vermeleridir.”

İstanbul Barosu Tüketici Hakları ve Rekabet Hukuku Merkezi eski Başkanı Avukat Şükran Eroğlu ise, serbest piyasa ekonomisinde fiyat belirlemenin esnafın tekelinde olduğunu vurguluyor ancak ayrımcı muamele yapılamayacağına işaret ediyor. Fiyatlar konusunda satıcının piyasaya uymak zorunda olduğunu da vurgulayan Eroğlu, aksi durumlarda şikayet edip satıcının denetlenmesini sağlamanın mümkün olduğunu söylüyor. Eroğlu ayrıca, “Serbest piyasa ekonomisi var ama bunun insanları mağdur edecek şekilde kullanılmaması gerekiyor” demekte.

İDARİ PARA CEZASI UYGULANABİLİR

Tüketici Başvuru Merkezi Başkanı Avukat İbrahim Güllü de 28 Mayıs 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu Yönetmeliği'ne dikkat çekiyor. Güllü açıklamasında, “Yönetmeliğin amacı, olağanüstü hal, afet ve ekonomik dalgalanma dönemleri ile diğer acil durumlarda faaliyet gösterecek Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu'nun oluşumu, görev ve yetkileri ile üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerin fahiş fiyat artışı ve stokçuluk uygulamalarının denetlenmesine ve idari para cezalarının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir” ifadelerine yer veriyor.

Bu maddeye aykırı hareket edenlere 10 bin Türk Lirası'ndan 500 bin Türk Lirası'na kadar idari para cezası verildiğine işaret eden Güllü, tüketicilerin Ticaret Bakanlığı'nın Haksız Fiyat Artışı Mobil Uygulaması üzerinden de şikayette bulunabileceğini kaydediyor.

İbrahim Güllü ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun 237. maddesinde Fiyatları Etkileme Suçu'nun düzenlendiğine vurgu yapıyor. Güllü, “Standart fiyata satılması gereken bir ürünün fahiş satılarak o bölgede fiyatların etkilenmesi, bunu esas alan diğer satıcıların da bu yönde hareket etmelerine neden olunması halinde, söz konusu madde uyarınca fiyatları etkileme suçunun oluşacağı değerlendirilmelidir” vurgusunu yapıyor.

İKİNCİ EL PİYASASINDA KURAL NASIL?

İkinci el ürünlerin satışları ise genelde doğrudan şahıslar arasında yapıldığı için bazı düzenlemelerden muaf olabiliyor.

Aydın Ağaoğlu, ikinci el ürünlerinin fiyatlarının piyasadaki arz-talep kurallarına göre belirlendiğini dile getiriyor. “İkinci el ürünlerde önemli bir ayrıntı var. Satışı tacir ise garanti belgesiyle satılması zorunlu olan ikinci el ürünlerde asgari bir yıl satıcının garantisi vardır” diyen Ağaoğlu, gayrimenkullerde ise asgari 3 yıl garanti olduğunu anımsatıyor. Ağaoğlu, satıcının vatandaş olması durumlarında ise Tüketici Kanunu kapsamında sayılmayacağından ötürü böyle bir hak iddia edilemeyeceğini belirtiyor. Ağaoğlu, “O nedenle ikinci el ürün alanların emlakçı veya galeri gibi tacirlerden satın almaları lehlerine olacaktır” diyor.

Şükran Eroğlu ise, serbest piyasa ekonomisinde ikinci el ürünlerin fiyatları konusunda piyasaya çok fazla müdahale edilemediğini dile getiriyor. İnternetten ikinci el ürünlerin satışında fiyatların belirlenmesiyle ilgili bir standart oluşturmanın zor olduğunu aktaran Eroğlu, “Özel mülkiyetin olduğu alanlara müdahale etmek çok fazla mümkün olamıyor. Ancak fiyatların makul düzeyde olması gerekiyor” ifadesine yer veriyor.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber