Yok ettikleri kolera nasıl yeniden patladı? 'Kimse tahmin etmemişti...'

Afrika ülkesi Malavi, kolerayı adeta yenme noktasından döndü... 2021'i sadece iki vakayla kapatan ülke yeniden bir salgınla baş başa. Peki hastalığın patlak vermesine neden olan ne? Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye kolerayla nasıl mücadele etti?

Son Güncelleme:

Malavi'nin başkenti Lilongve'deki eski bir hastanenin bahçesindeki çadıra adeta tıkıştırılan hastaların hepsi yatak bulabilecek kadar şanslı değil. Bazıları yerde tedavi bekliyor. Az sayıdaki sağlık çalışanları var güçleriyle mücadele ediyor zira can kayıpları endişe verici. Yeğeninin başında nöbet tutan 35 yaşındaki Patrick Manuel, “Yaşananlar korkunç. Yalnızca bugün yedi kişinin öldüğünü gördüm” ifadelerini kullanıyor.

Afrika'nın güneyindeki ülke, büyük ölçüde suyla taşınan bakteriyel bir hastalık olan ve kadim kıtanın en önemli sorunlarından biri olarak kabul edilen koleraya karşı, birkaç yıl önce küresel mücadelede parlak bir başarı öyküsü çiziyor gibi görünüyordu. Ulusal aşılama kampanyaları ve sanitasyon çalışmaları, hastalığın Malavi'de neredeyse ortadan kalkmasını sağlayacaktı. 2021'de ülkede kaydedilen kolera vakası yalnızca ikiydi.

Bununla birlikte son 11 ayda Afrika'nın güneyindeki bu ülkede 28 bini aşkın kolera enfeksiyonu ve buna bağlı en az 900 kişi yaşamını yitirdi.

Uzmanları koleranın tipik olarak enfekte kişilerin yalnızca yaklaşık yüzde 1'ini öldürdüğünü söylüyor. Ancak hastanelerin temel ihtiyaç maddelerinden yoksun olması ve birçok insanın ancak çok hastalandıktan sonra yardım aramasıyla Malavi'deki ölüm oranı yüzde 3.3 civarında, normalin üç katı seviyesinde seyrediyor. Bu, ülkede son yirmi yılın en kötü kolera salgını...

Fotoğraftaki gibi hızlı testlerle tespit edilebilen kolera, özellikle Afrika'da yoğun bir şekilde görülmekte. Fotoğraf: Reuters

Malavi'nin mevcut aşı sayısı talebe ayak uyduramıyor. İntravenöz hatta eldiven bile bulmanın çok zor olduğu hastaneler, yetersiz eğitimli ve aşırı çalışan sağlık personeli ile oldukça zayıf vaziyette. Başkent Lilongve'deki Bwaila Bölge Hastanesi'ndekine benzer acil durum kolera çadırları ülke çapında ortaya çıktı. Sınır Tanımayan Doktorlar Koordinatörü Mirjam Molenaar, “Koşullar çok kötü. Personel bu durumda ellerinden gelenin en iyisini yapıyor ancak açıkça bunalmış durumdalar.”

Kolera, geçen yıl 31 ülkede yaşanan salgınlarla birlikte dünya çapında hızla yeniden yükselirken Malavi, hastalığı neredeyse tamamen ortadan kaldırmış ülkelerde bile koleranın nasıl birdenbire yeniden patlama yapabileceğine dair bir uyarı. Uzmanlar, temiz su ve banyolara erişimi olmayan topluluklar var olduğu sürece, kötü bir salgının bir ulusu kasıp kavurabileceğini söylüyor.

EN SON 1994'TE ANKARA'DA YAŞANDI

En eski anlatımları MÖ 5. yüzyılda Sanskrit metinlerine uzanan kolera dünya çapında milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine neden oldu. Osmanlı İmparatorluğu'nda ise en büyük salgınların 1892-1894 ve 1912-1913 Balkan Savaşları sırasında yaşandığı kaynaklarda belirtilmekte. Bunların yanında 1831 ve 1835'te de binlerce kişinin yaşamını yitirdiği salgınlar görülürken Türkiye'de son kolera salgınları 1970'te İstanbul'da (dünya çapındaki '1961-1975 yedinci kolera salgını' sırasında yaşanan salgın 'Sağmalcılar Kolera Salgını' olarak da bilinir) ve 1994'te Ankara'da yaşandı.

Le Petit Journal, 1912 Balkan Savaşları'nda yaşanan kolera salgınını o dönem bu şekilde kapağına taşımış...

'BELKİ DE YETERİNCE ÇALIŞMADIK'

Malavi Sağlık Bakanlığı Sekreteri Dr. Charles Mwansambo, “Belki de yeterince çalışmadık” ifadelerini kullanırken halk sağlığı uzmanları ve hükümet yetkilileri; yıkıcı fırtınalar, koronavirüs pandemisi, kentleşmedeki hızlı artış ve nüfusun bağışıklığının azalması dahil olmak üzere salgının çeşitli potansiyel nedenlerine işaret ediyor.

Okullar iki hafta süreyle tatil edildi, bazı marketler kapandı. Malavi hükümeti temel tıbbi ve sıhhi malzeme bağışlanması için açık bir çağrı yaptı. Bir kesim ise hükümetin müdahale etmekte çok geç kaldığının altını çiziyor. Malavi'nin en büyük ikinci şehri olan Blantyre'deki Kamuzu Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nde epidemiyoloji profesörü olan Prof. Dr. Adamson Muula, “Bence kimse durumun bu kadar kötüye gideceğini tahmin etmemişti. Gelip geçici bir durum olduğunu düşündüler ama sonra iş yönetilemez bir yere gitti” diye konuşuyor.

UNICEF'E GÖRE YÜZDE 30 TEMİZ İÇME SUYUNA ERİŞEMİYOR

Kolerayı önlemenin anahtarı kanalizasyonu içme ve yıkama sularından uzak tutmak. UNICEF'e göre nüfusunun yaklaşık yüzde 30'unun temiz içme suyuna kolayca erişemediği, yüzde 60'ının ise sıhhi tuvalet olanaklarına sahip olmadığı Malavi gibi ülkelerde bu oldukça zor...

Aşı çalışmalarıysa oldukça kritik. Örneğin Malavi yoğun aşı kampanyasıyla 2016'da 1792 olarak kayıtlara geçen kolera vakasını 2021'de 2'ye indirmeyi başarmıştı. Aşı tedariğinin bozulduğu 2022 yılı koleranın başta Afrika olmak üzere global çapta yeniden palazlanmasına neden olmuştu. Kuraklık, sel, savaşlar ve iç çatışmalar da sağlıksız koşullar doğurarak kolera gibi salgın hastalıkların yayılmasının önünü açmakta.

Kaynaklar: The New York Times, Reuters, Euronews, UNICEF

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber