Yeni bir dönem: Ve Almanya da artık yarışta!

Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısı dünyada dengeleri de değiştiriyor. Son olarak Almanya milli gelirinin en az yüzde 2'sini savunma harcamalarına ayırmaya karar verdi. Bu karar ne anlama geliyor? Hamlenin ülkedeki yansıması nasıl oldu? Ve bundan sonra ne değişir?

Son Güncelleme:

CİHAT ASLAN - METİN AKTAŞOĞLU

Henüz geçen yıl Almanya'nın başında Angela Merkel vardı ve dünyanın en büyük problemi koronavirüstü. 2022'yle adeta her şey alt üst oldu, gelenekler, alışkanlıklar ve galiba roller değişti... İsviçre bağımsız duruşunu bir kenara bırakırken Almanya ise askeri harcamalar için 100 milyar Euro'luk bir bütçe ayırdığını duyurdu.

Federal Parlamento'da düzenlenen ve Ukrayna'ya yönelik savaşın ele alındığı olağanüstü oturumda Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, 2022 bütçesinde bir kereye mahsus olmak üzere savunma harcamaları için 100 milyar Euro'luk ek fon ayıracaklarını söyledi.

YATIRIM VE TEÇHİZAT İÇİN...

Bu ek fonun anayasa ile güvence altına alınacağını da belirten Scholz, söz konusu fonun yatırım ve teçhizat için kullanılacağını ifade etti:

“Bugünden itibaren, her yıl gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 2'sinden fazlası ile savunmamız için yatırım yapacağız. Bunu kendi güvenliğimiz için yapıyoruz.”

Scholz ayrıca Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısının bir dönüm noktası olduğunu da dile getirdi ve “Yeni bir döneme giriyoruz ve şu an içinde yaşadığımız dünya, bildiğimiz eski dünya değil” dedi. Bu sözlerin bir anlamı olmalı. Almanya'nın savunma bütçesini artırması ne anlama geliyor?

Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Emirhan Göral, “Almanya’nın İkinci Dünya Savaşı sonrasında silahlanma sınırlamaları ve ABD’nin güvenlik şemsiyesi altında olması ülkenin ekonomik olarak güçlenmesinde katkı sağladı. Bu durum Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve ABD’nin Avrupa’daki güçlerini azaltması ile başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerinde kendi güvenliklerini kendilerinin sağlamaları gereğini hatırlattı” ifadelerini kullanıyor.

Doç. Dr. Göral ayrıca “2008 Gürcistan Savaşı, 2014 Kırım’ın ilhakı ile bugün yaşanan Ukrayna savaşı, ABD’ye Avrupa’yı hatırlatmış, NATO’yu tekrar önemli hale getirmiş ve Avrupa’nın -ABD ile veya tek başına- güvenliğini sağlaması gerekliliğini ortaya koymuştur” hatırlatmasında bulunuyor.

Bu koşullarda Almanya'nın AB'ye öncülük etmesinin ve savunma harcamalarını artırmasının sürpriz olmadığını da ifade eden Doç. Dr. Göral, Rusya'nın Ukrayna'ya yaptığı oransız müdahale sonrasında Alman halkının hükümete olan bakışının da çok değişmeyeceğini söylüyor.

SCHRÖDER'İN RUSYA UYARISI

Ancak olası bir ateşkes durumunda Almanya'nın Rusya'yı tekrar uluslararası topluma kazandırmaya çalışacağını da aktaran Doç. Dr. Göral görevi esnasında Putin'le yakın ilişkileri olan eski şansölye Schröder'in açıklamalarına dikkat çekiyor:

“Merkel’den önceki Alman Şansölyesi Schröder’in 'Rusya’nın güç kullanımının doğru olmadığını ve bazı yaptırımların olması gerektiğini ancak var olan siyasi, ekonomik ve sivil toplum bağlarının da tamamen koparılmaması gerektiğini' hatırlatması, Almanya’da belirli bir grubun görüşünü yansıtmaktadır.”

Bununla birlikte Alman halkı ve Alman basını, seçim sonrası üzerinde soru işareti olan koalisyonu takdirle karşılıyor. Özellikle Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, yaptığı konuşmalarda, insanlık dramlarına vurgu yaparken, Kuzey Akım 2 hattına baştan beri karşı olmasıyla da gelmek istediği politikaya bir şekilde ulaşmış oldu. Almanya'nın bundan sonra atacağı her adım bölge adına fazlasıyla belirleyici olacak.

Almanya Şansölyesi Scholz ve Dışişleri Bakanı Baerbock, göreve gelir gelmez kendilerini son yılların en büyük krizlerinden biriyle karşı karşıya buldu. Fotoğraf: Reuters 

'YENİ BİR DÖNEME GİRİYORUZ'

Bu noktada yeniden Almanya Şansölyesi Scholz'un “Yeni bir döneme giriyoruz ve şu an içinde yaşadığımız dünya, bildiğimiz eski dünya değil” ifadelerine geri dönmekte fayda var.

Bu sözleri de yorumlayan Doç. Dr. Göral, “Sovyetler Birliği’nin çöküşü ile iki-kutuplu dünya, yerini tek-kutuplu dünyaya, ABD’nin tek süper güç olduğu bir uluslararası yapıya bırakmıştı. Bugün Çin ve Rusya, bunu sorgulama düzeyine ulaştılar ve Ukrayna Savaşı artık çok-kutuplu bir düzene geçişi ortaya koydu” şeklinde resmi çekiyor ve devam ediyor:

“Avrupa’nın burada nasıl bir yol izleyeceği Almanya ve Fransa’nın alacağı kararlardan fazlasıyla etkilenecektir... Ancak Almanya’nın bu kararının Alman-Fransız rekabetinden çok daha farklı boyutları olduğunu düşünüyorum. Avrupa dışı güçlerin etkinlikleri Almanya veya Fransa’nın tek başına üstesinden gelebileceğinin ötesinde gibi duruyor.”

*Ek kaynak: Welt (“Jetzt zeigt Baerbock ihre große Stärke” ve “Wie das Kanzleramt intern die Kriegslage bewertet”)

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber