Trump baskından sonra 2024 başkanlık hayalinden uzaklaştı mı, yoksa daha mı yakınlaştı?

FBI ajanları Donald Trump'ın Florida'daki evini basarak Beyaz Saray'dan çıkarmış olabileceği gizli evrakları aradı. Trump evindeki kasanın kırıldığını söylüyor. ABD'de pek çok insan sistemin Trump'ı etkisiz hale getirmek istediğine inanıyor. Peki bu kriz eski başkana 2024 için yarar mı, yoksa...

Son Güncelleme:

Amerika Birleşik Devletleri tarihinde ilk kez başkanlık görevi yapmış bir ismin evi arandı. ABD’nin 45. Başkanı Donald Trump, Florida, Palmiye Sahili bölgesinde bulunan evinin FBI ajanları tarafından ‘kuşatma’ altında olduğunu duyurdu.

FBI, Trump’ın evinde arama yaparken, eski başkanın görev süresi boyunca gizli kayıtları Beyaz Saray’dan çıkarıp çıkarmadığını araştırıyor. Trump’ın başkanlığı süresince 6 Ocak 2021 Kongre Baskını olmak üzere pek çok aydınlatılması gereken gri alan bulunduğu ifade ediliyor.

İşin başka bir boyutu ise 2024 seçimleri. Eğer FBI, Trump’ın görev süresi boyunca hassas belgeleri Beyaz Saray’dan çıkardığını tespit ederse, 76 yaşındaki siyasetçi bir daha herhangi bir federal makamda bulunamayacak. Yani siyaseten yasaklanacak.

Ülkede 2071 sayılı kanunun 18. maddesine göre; bir hükümet kaydını bilerek yok etmek suç kapsamına giriyor. Ayrıca kişi üç yıla kadar hapis cezası ile yargılanabiliyor.

Trump'ın Florida'da polis tarafından basılan malikanesi. Fotoğraf: Reuters

HILLARY CLINTON VAKASI

Söz konusu kanun 2015 yılında, bir sonraki yıl yapılacak seçimler için bu kez Trump’ın rakibi Hillary Clinton adına gündeme gelmişti. Clinton’ın Dışişleri Bakanlığı döneminde devlet işlerini özel bir şirkete ait özel elektronik posta hesabı üzerinden görüştüğünün ortaya çıkması ABD’yi karıştırmıştı. Bu durumun da hükümet belgelerinin gizliliğini ihlal etmek olarak bazı çevrelerce yorumlanmıştı.

ABD’de bazı hukukçular 2071 sayılı kanunun Trump’a siyasi yasak getiremeyeceğini, Anayasa’nın bir kişiyi görevden alma yetkisini ABD Kongresi’ne verdiğini söylüyor. Trump hakkında daha önce de bir görevden azil soruşturması yürütülmüştü.

FBI, Trump’ın Beyaz Saray’dan usulsüz olarak peçete, telefon fihristi, mektuplar, brifing notları, haritalar ve yiyecek menüleri aldığını düşünüyor. Ocak ayında 15 kutu evrak ve belge Trump’tan alınarak devlete teslim edilmişti.

Watergate skandalına karışan ABD Başkanı Richard Nixon’ın evi aranmamış ancak kapalı kapılar ardında savcılar, Nixon’ı sorgulamıştı. Nixon, Beyaz Saray’ı terk ettikten 10 ay sonra Başkan Gerald Ford tarafından affedildi.

Watergate skandalının ardından görevinden istifa eden Richard Nixon. Fotoğraf: Reuters

Kimi Cumhuriyetçiler, Biden yönetiminin Trump’ın üzerine bilerek gittiğini düşünüyor. Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçiler Grup Başkanı Kevin McCarthy, “Adalet Bakanlığı tahammül edilemez şekilde siyasileşmiştir” ifadelerini kullandı.

Peki bütün bu yaşananlar Trump’ın olası bir 2024 adaylığını hukuken değil ama kendi partisinin gözünde nasıl etkiler?

DESTEK PEK AZALMAMIŞ GÖZÜKÜYOR

Yakın dönemde ABD'de yapılan farklı araştırmalarda Cumhuriyetçilere oy veren seçmenlerin Donald Trump'a olan desteğinin azalmadığı yönünde sonuçlar ortaya çıkmakta. Morning Consult ve Politico'nun ortak araştırmasında katılımcıların yüzde 54'ü 2024'te tekrar aday olması halinde Trump'ı destekleyeceklerini söylüyor. İnanış, Trump'ın 'çok iyi bir başkan olduğu, medya ve siyaset kurumunun onu haksız suçlamalarla yok etmeye çalıştığı' yönünde.

Birçoğu, Trump'ın 2020 seçimlerine hile karıştığı yönündeki iddialarını destekliyor. Hatta, 6 Ocak 2021 Kongre saldırısını soruşturan Temsilciler Meclisi komisyonunda ortaya çıkacak hiçbir bomba iddianın, onları Trump'ı desteklemekten vazgeçiremeyeceği düşünülüyor.

'SADECE DÖRT YIL GÖREV YAPABİLİR'

Bu noktada Cumhuriyetçi parti, Trump'ın oy potansiyelini görse de parti içinde Trump karşıtı görüşlere sahip olan ve eski başkanı oldukça tehlikeli bulan isimler de var. 6 Ocak 2021'de yaşananlar parti içinde de kırılmalara sebep olurken partinin yetkin isimleri arasında Trump'a sırt dönenlerin sayısı da az değil. Hal böyleyken Cumhuriyetçi seçmeni Donald Trump dışında birini desteklemeye itecek bir argüman arıyordu. O argüman bulundu:

Trump kazanırsa sadece dört yıl görev yapabilir. Oysa herhangi bir Cumhuriyetçi iki dönem yani 8 yıl Beyaz Saray'da oturabilir.

Ne zaman yeni bir başkan seçilse, destekçileri sekiz yıllık bir başkanlık döneminin başlamasını bekliyor ve aslında ortada böyle düşünmek için iyi bir sebep de var. Başkanlar dört yıllık bir süre için seçiliyorlar lakin Trump'tan önce gelen üç başkan da (Bill Clinton, George W. Bush ve Barack Obama) ikişer dönem görev yaptı.

Aynı zamanda 4 yılla sınırlı kalacak bir başkanlık süresi, başkanların kendi gündemlerini gerçekleştirme yeteneklerini de sınırlandırıyor. Uzmanlar Başkan Joe Biden'dan verirken Demokratlar'ın kendisini yeniden aday göstermeyeceği yönündeki ihtimaller nedeniyle ajandasını sürdürmekte zorlandığını aktarıyor.

Kaynaklar: New York Times, Washington Post, haberglobal.com.tr

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber