Çavuşoğlu: Rusya ile istediğimiz noktada değiliz!
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Rusya ile İdlib görüşmelerinde henüz istediğimiz noktada değiliz, belki liderler görüşebilir" açıklamasında bulundu
Çavuşoğlu'nun açıklamalarından satır başları;
Rejimin saldırıları hunharca sürüyor, onbinlerce insan dün evlerini terk etti.
Biz DEAŞ'a karşı harekat başlattığımızda Batılı dostlarımız "Tamam güzel" diyor, PKK'lılara karşı harekat yaptığımızda farklı tepkileri oluyor. Bazı ülkelerden farklı tepkiler oluyor, bazılar ise telefon açıp sadece "Sizi destekliyoruz" diyor. Bizim harekatımız bunları durdurmaya yönelik, bunu yaparken bile Türkiye'ye tepki geliyorsa, o zaman söylenecek bir şey yok.
ABD başta olmak üzere, müttefik olsun, komşu ülke olsun, Türkiye'nin menfaatlerini göz önünde tutuyoruz. Doğru bulmadığımız adım ya da politika görüyorsak karşı çıkıyoruz. Bazen tansiyon yükseliyor, bazen normalleşiyor. Eskiden Türkiye bu kadar bu ülkelerin baskısına karşı duramıyordu, şimdi gücümüzü, Türk insanının ne istediğini biliyoruz. Reel politikayı da hiçbir zaman unutmuyoruz. İlkeli bir şekilde yürütüyoruz. Bazen Almanya'nın işine gelmiyor, Fransa'nın çoğu zaman işine gelmiyor, şu sıra Rusya'yla anlaşamıyoruz. Amerika'yla da sağlıklı şekilde yürütmek istiyoruz.Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi bir gece ansızın sahadaki gelişmeler ve değerlendirmeler doğrultusunda son kararı Cumhurbaşkanımız verir.
Biz tüm gelişmeleri görmezden gelebiliriz, ama bizim hedefimiz insanlık boyutu, güvenlik boyutunu ele almak, katkı sağlamaktır.
Doğu Akdeniz Kıbrıs meselesinde, bunlar bizim, Kıbrıs Türklerinin haklarını ilgilendiren konular... Rum tarafının tek taraflı sondaj çalışmaları yapma konusunda uyarıları yaptık, uyarılarımızı yapmıştık, biz de karşı atağa geçtik. Batı sınırları belirlendikten sonra Libya ile deniz kıta sahanlığının belirlenmesi için anlaşma yaptık, bu tür adımları atmamız lazım. Bölgedeki sorunların çözümüne katkı sağlamak için proaktif adımlar izlememiz lazım. Bugünkü dünyada olan "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığı herkesi etkileyebiliyor.
3. gemimiz de geliyor, bizim sismik araştırma gemilerimiz var, bu gemilerimiz Enerji Bakanlığımızın araştırmaları doğrultusunda sismik araştırma yapıyorlar, arkadaşlarımız nereye gönderileceğine karar veriyor. İhtiyaç olduğu zaman Doğu Akdeniz ve Kıbrıs çevresi için ilave gemi gönderilmesi konusunda tereddüt etmeyiz.
Libya'da attığımız adımlarla, tezkereyi meclise gönderirken, burada bir denge sağlayacağız, bu denge sayesinde ateşkesi temin edeceğiz dedik. Cumhurbaşkanımız ve Putin'in görüşmesi sonucu ateşkes çağrısı yaptık. Hafter'den ateşkes çağrısı gelmedi, Serrac'dan geldi. Biz Serrac'ı ikna edecektik, Rusya Hafter'i... Biz başarılı olduk, Ruslar olamadı. Hafter Merkel'in ofisine bile gelmedi, otelden takip etti. Biz bu gelişmelerle ihlalde bulunacağını biliyorduk. İhlaller başlayınca Serrac da çekildiğini duyurdu. Ateşkes devam etmezse, siyasi sürece geçilmesi de çok zor. Dünya kınıyor ama Hafter'i durdurmak için ne yapılıyor?
Avrupa Birliği'nde Suriye konusunda samimi davranan bazı ülkeler olmadığı değil. Özellikle Fransa'nın YPG/PKK angajmanından dolayı konsensus sağlanamıyor. Merkel'in daha pozitif yaklaştığını görüyoruz. "Aman göçmenler bize gelmesin de ne yaparsa yapsın" diyorlar. AB'nin içinde çatlak sesler de var. Çifte standart dediğimiz adımlar her zaman geliyor.
Arkadaşlarımız Almanya'daki saldırıya ilişkin bilgi topluyorlar, ilk gelen bilgilere göre ırkçı motifli bir saldırı olduğu söyleniyor. Ama son bilgileri beklemek lazım.