Protesto amacıyla başladı... Binlerce kişi Avrupa'da onları arıyor

Bir kente seyahat etme amacınızın gizli saklı köşelerde kalmış sokak sanatlarını keşfetmek olduğunu hayal edin. Ya da yıllardır yaşadığınız kentte işten eve dönerken bu eserleri bulmak için her seferinde farklı bir güzergah kullandığınızı...

1978 tarihli Space Invaders isimli video oyunundan esinlenen bir sokak sanatının tutkunları seyahat planlarını ve kent aktivitelerini işte bu şekilde yapıyor.

Space Invaders, kimliğini 24 senedir gizli tutan bir sanatçının başlattığı bir girişim. Sanatçı, isminin açıklanmaması şartıyla röportaj vermeyi kabul etti. Paris'te başlayan girişimin hikayesi ise bir hayli ilginç.

Space Invaders girişimi aslında sanatçının büyük piksel görünümlü mozaik eserlerini şehrin muhtelif noktalarına asmasıyla başlamış bir protesto.

Kentin hiç umulmadık köşelerine eserlerini asmak için çabaladığını anlatan sanatçı, bu girişimi dijital dünyanın hayatın her alanına nüfuz etmesine bir başkaldırı olarak başlattığını söylüyor. Bugün Paris'in pek çok popüler kitapçısında, müzesinde, barında ve restoranında eserleri asılı.

Sanatçı yıllar içinde bu eserlerini dünyanın dört bir noktasına yerleştirmeyi başarmış. Bugün, 80 şehirde 4 bin 56 adet eseri mevcut. Öyle ki eserleri Uluslararası Uzay İstasyonu'nda ve Meksika'da bir sualtı heykelinin üzerinde bile yer alıyor. Sanatçı 4 bininci eserini ise dünyanın en yüksek şehirlerinden birine, Bolivya'daki 4 bin rakımlı Potosi şehrine yerleştirmiş.

Bulundukları noktalara olabildiğince adapte eserler üretmeye çalıştığını aktaran sanatçı, "İnsanları dünyanın hiç ziyaret etmeyi düşünmeyecekleri köşelerine, pek sık gidilmeyen mahallelere ya da arka sokaklara göndermeyi seviyorum" diyor.

DİJİTAL DÜNYADAN KAÇAMAMIŞ

Space Invaders'ın 2014'ten bu yana da mobil telefon uygulaması var. Çünkü Space Invaders tutkunları bu mozaikleri keşfederek birbirleriyle yarışıyor.

İnsanlar, şehirlerin sokaklarını geziyor, buldukları eserleri telefonlarındaki FlashInvader isimli uygulamayla görüntülüyor ve bu şekilde puan kazanıyor.

Mevcut durumda FlashInvader'in 223 bin kullanıcısı var ve bu sayı her geçen gün yükseliyor. Dijital dünyaya isyan olarak başlayan bu girişim, günümüzde mobil teknolojiler sayesinde insanları sokakları gezmeye ve şehirleri keşfetmeye teşvik eden bir oyuna dönüşmüş durumda.

Oyunun tutkunlarından 33 yaşındaki Fromm, Paris'ten, Marsilya'ya, Köln'den, Brüksel, Londra ve Avignon'a kadar gezdiğini, bin 675 tane eser bulduğunu belirtiyor.

Uygulama sayesinde büyük bir topluluğun ortaya çıktığını belirten sanatçı, "Binlerce kişilik bir ağ bu ve eserlerimi bulma konusunda çok yetenekliler" diyor.

FlashInvader'ın verilerine göre, kullanıcılar, eserleri 14 milyon kere görüntülemiş. Uygulamada yarışanların arasında ise birincilik Jules-Martin isimli kullanıcıya ait. Jules-Martin sanatçının eserlerinin 3 bin 181 tanesini bulmuş.

Bir diğer kullanıcı ise Paris'te bisiklet turu rehberliği yapan 51 yaşındaki Simon Jones. Jones, uygulamayı okul çağındaki çocukların şehrin tarihine ve mimarisine ilgisini arttırmak amacıyla, "öylesine" indirdiğini dile getiriyor. Ergenlik çağındaki çocukların kafalarını telefonlarından kaldırmanın yorucu ve zor bir iş olduğunu vurgulayan Simon, "En azından çocuklar bu oyunla kafalarını kaldırıp yukarı bakıyor." diyor.

DEĞERLENEN ESERLER HIRSIZLARIN İŞTAHINI KABARTIYOR

Zamanla Mario Bros. ve Pacman gibi efsanevi oyunların ikonik karakterlerine de eserlerinde yer veren sanatçı, hırsızlık konusunda da bazı önlemler almak zorunda kaldığına işaret ediyor.

Sanatçının eserlerine duyulan ilgi, eserlerin açık arttırmada yüksek bedeller çekmesini sağlamış. Bu nedenle, bazı yasadışı piyasaların da eserlere ilgisi büyük. Mesela, 2017'de Paris'te belediye personeli gibi giyinen bir grup hırsız, sanatçının bazı eserlerini çalmış. Sanatçı, bu tür olaylar neticesinde daha sağlam yapıştırıcılar kullanmak zorunda kaldığını dile getiriyor.

PEKİ YASALAR SOKAK SANATINA NASIL BAKIYOR?

Resmi bir kurumda sanat eğitimi gördüğünü aktaran sanatçı, bu girişimi yalnızca dijital dünyayı değil, aynı zamanda müzelerin soğuk atmosferini de protesto etmek amacıyla başlattığına vurgu yapıyor. Fakat sokak sanatının yasalarla ilişkisi biraz inişli-çıkışlı.

Eserlerinin pek çoğunu izinsiz astığını aktaran sanatçı, Fransa'da bazı yasaları çiğnediğinin de bilincinde olduğunu ifade ediyor. Fakat öte yandan birçok mülk sahibi ve kent yönetimi de eserleri memnuniyetle karşılıyor.

Fransa Adalet Bakanlığı ise, online yayınladığı el kitabında özel mülke zarar vermenin bir suç olduğunun altını çizerek, sokak sanatının şehir hayatına coşku kattığının da farkında olduklarını kaydetti.

 Kaynak: Bloomberg, Invaders

Kaynak: Web Özel