Peru'da krizin adı eğitim! 'Devlet yaşam ya da okul' deyince...

Pandeminin global çapta eğitime ve çocukların gelişimine etkisi tartışılıyor. Neredeyse her ülke çözümler üretirken Peru, çarpıcı bir yerde duruyor. Ülkede okullar iki yıl boyunca kapalı kaldı. Maddi imkansızlıklar bir kesim için uzaktan eğitimi de imkansız kılıyor... Kaybın boyutları endişe verici.

Son Güncelleme:

Peru'da Covid-19 nedeniyle okullar kapanalı iki yıl oldu. Pandeminin dünya çapında eğitime sekte vurduğu aşikar. Uzaktan eğitime geçiş süreci, salgında vaka sayılarının düştüğü dönemde uygulanan hibrit sistem, okullara temelli dönüş, aksaklıklar ve temelde ortada duran ciddi endişe... “Çocukların eğitimi aksadı mı? Yeteri kadar eğitim alabildiler mi? İki yıl kayıp mı oldu?” soruları neredeyse dünyanın her yerinde akılları kurcalamaktaydı.

Bu çerçeve içinde Peru'nun durumuna bakınca verilen karar oldukça dikkat çekici. Öğrenciler okullara ancak Mart 2022'nin sonunda dönebildi. Bu, 11 Nisan 2021'de seçildikten sonra görevine 28 Temmuz 2021'de başlayan ve kendisi de bir öğretmen olan Cumhurbaşkanı Pedro Castillo'nun vaatleri arasında yer almaktaydı.

'FAZLASIYLA GEÇ KALINDI'

Ancak UNICEF'in Peru'daki temsilcisi Ana De Mendoza'ya göre ülke fazlasıyla geç kaldı. De Mendoza, iki yılın tamamını okuldan uzak geçiren çocukların gelecekte bu yükü taşıyacaklarının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Castillo'nun da çocukluğunda şahit olduğu gibi Peru, zaten zorluklar içindeki Latin Amerika ülkelerinin de en dezavantajlılarından biri. Peru'nun 52 yaşındaki mevcut solcu Cumhurbaşkanı Castillo, ülkenin en fakir bölgelerinden biri olan Cajamarca'da bir kasabada, okuma yazma bilmeyen bir anne ve babanın dokuz çocuğundan biri olarak yetişmişti.

Yaklaşık 35 milyonluk Peru'nun 10 milyonu başkent Lima'da yaşıyor. Lima'nın kenar mahallelerinde ise insanlar oldukça zor hayatlar sürmekte. Fotoğraflar: Reuters

Sistematik Güney Amerika'nın maruz kaldığı engeller ve siyasi karışıklıklar Peru'nun da dezavantajları arasında. Yaklaşık 35 milyonluk nüfusun 10 milyonunun başkent Lima'da yaşaması da kırsalın kente nazaran dezavantajlarını ortaya koymakta. Kırsalın bir dezavantajı da eğitim noktasında yaşanacak.

Zira çocuklar, getirilen mesafe kuralı gereği küçük gruplar halinde sırayla yüz yüze ders alacak. Bu durum bir sınıfta ortalama 30'u aşkın öğrencinin bulunduğu dezavantajlı bölgelerde yaşayan 3 milyon çocuğu ciddi biçimde etkileyecek.

Ülke pandemide okuldan uzak geçirilen gün sayısında dünya rekorunun sahibi. Birçok Latin Amerika ülkesinde okullar diğer ülkelere nazaran daha uzun süre kapalı kaldı ancak büyük çoğunluğu pandeminin ilk senesinin sonunda okulları yeniden açtı.

UNICEF Peru Temsilcisi De Mendoza ülkede korku söyleminin egemen olduğuna vurgu yapmakta. Peru'nun tercihini hem anlaşılmaz hem de haksız bulduğunu belirten De Mendoza, hükümetin sürecin başında ortaya yanlış bir ikilem sunduğunu dile getiriyor ve “sanki aileler yaşam ya da okul arasında seçim yapmak zorunda kalıyormuş gibi” bir tablo çizildiğini öne sürüyor.

Süreç ilerledikçe Peru da virüsle yaşamayı öğrendi. De Mendoza, “Sağlık Bakanı, Eğitim Bakanı'ndan çok daha büyük bir ağırlığa sahipti” ifadelerini kullanıyor. Peru, 212 bini aşkın can kaybıyla tüm dünyada 1 milyon kişiyle oranla en çok can kaybının yaşandığı ülke. Söz konusu oranlamada 6 bin 293'le acı listenin ilk sırasında yer alan Peru'yu 5 bin 371'le Bulgaristan takip ediyor. Fikir vermesi için kıyaslama yapmak gerekirse Türkiye'de 1 milyon kişide can kaybı sayısı 1147 olarak kayıtlara geçmiş durumda.

Peru pandeminin başından bu yana katı önlemler aldı. Mart-Temmuz 2020 arasında karantina uygulanırken bunun yanı sıra gece sokağa çıkma yasağı, maske zorunluluğu ve kamusal ya da özel alanlara girerken üç doz aşı zorunluluğu gibi kurallar yürürlüğe kondu.

Ancak Peru'da insanların çalışmaya devam etmek zorunda olması ile kamu sağlığı hizmetlerinin yetersizliği ve hazırlıksızlığı bir araya gelince ülke salgını çok ağır geçirdi. Yüz yüze okulların yokluğunu telafi etmek için hükümet hızla radyo, televizyon ve internette yayınlanan eğitim programları kurdu lakin eğitim politikası araştırmacısı Maria Balarin'in ifade ettiği üzere ortada bir strateji olmadığından yeterli ilgi sağlanamadı.

Peru'da pandemi kısıtlamaları ve sokağa çıkma yasakları halk tarafından bir süre sonra sert bir şekilde protesto edilmişti. Hükümet olaylı eylemler sonunda geri adım atmak durumunda kaldı. Fotoğraflar: Reuters  

EŞİTSİZLİK ORTAYA ÇIKTI...

Ayrıca bu karar güçlü bölgesel ve sosyal eşitsizlikleri de ayyuka çıkardı. Amazon ve And Dağları'nın geniş bölgelerini içeren ülkede, birçok öğrenci internet bağlantısı veya elektrik olmadığı için dersleri uzaktan takip edemedi; pek çoğunun bir telefonu ya da bilgisayarı dahi yoktu. De Mendoza, “Hükümet neredeyse bir milyon çocuğu yüzüstü bıraktı” diye konuşuyor.

Dünya Bankası da ülkede öğrenme seviyesinin 10 yıl geri gittiğini ortaya koydu. Maria Balarin, “Okuduğunu anlamada felaket bir noktadayız” derken rakamlar da bunu destekliyor. Çalışmalara göre pandemiden önce 10 yaşındaki çocukların yüzde 50'si basit metinleri dahi okuyup anlayamıyordu. Bu oran yüzde 70'e yükselmiş durumda.

*Le Monde (Covid-19 : le difficile retour en classe des élèves au Pérou, après deux ans loin de l’école), BBC (Covid-19: Is the world ready for a great reopening?), Our World In Data, Worldometers

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber