İsviçre peynirine dönen Hırvat kasabası! Önce deprem oldu, sonra bunlar

Dünyada son zamanlarda çok tuhaf doğa olayları yaşanıyor. Bunlardan biri de Hırvatistan'da meydana geldi. 

Son Güncelleme:

"Her şey aniden oldu, daha önce böyle bir şey olacağına dair hiçbir işaret yoktu." 

Nikola Borojevic geniş bahçesindeki devasa obruğu böyle açıklıyor.

Aslında patateslerin filizlenmesi gereken yerde şimdi 30 metre genişliğinde 15 metre derinliğinde bir delik var. 

Ama bu sadece bir tanesi. Hırvatistan'daki Mecencani köyü ve komşusu Borojovici'nin çevresinde birden bire yüzlerce düden ve obruk oluştu.

Obrukların ilki Borojevic'in Mecencani'deki evinin hemen önünde 5 Ocak'ta meydana geldi. 

Bu olay Hırvatistan'ın Petrinja kentinde 29 Aralık 2020'de olan 6.4'lük depremden 7 gün sonra gerçekleşti. Bu deprem son 40 yılda Hırvatistan'da meydana gelen en büyük depremdi. Birçok kişi öldü ve binlerce ev yıkıldı. Her şey bu depremden sonra başladı.

Önce toprak kaymaları

Bölgede toprak kaymaları başladı. Sonra obruklar oluşmaya başladı. Zeminlerde sıvılaşmalar dikkat çekti. Arka arkaya meydana gelen bu garip jeoloik olayları depremin tetiklediği düşünülüyor.

Ancak uzmanlar şaşkın. Depremden yalnız bir ay sonra bölgedeki 10 kilometrekarelik alanda aralıklı olarak yaklaşık 100 düden ve obruk oluştu. 

Borojevic'in bahçesindeki obruk şu ana kadar bölgedeki en büyük olanı. 

Aslında ilk ortaya çıktığında sadece 10 metre genişliğindeydi, fakat hızla büyüdü ve genişliği 30 metreyi buldu. 

Borojevic o günü şöyle anlatıyor: "Eşim evdeydi, ara sıra pencereden bakıyordu. Saat 2 civarında bahçede garip bir şey fark etti. Dışarı çıkıp baktık ve bahçemizde kocaman bir delik gördük". Takip eden 3 ay içinde kocaman delik daha da büyüdü. 

Her şeye rağmen Borojevic ailesi şanslıydı. Obrukların birçoğu bölge sakinlerinin evinin hemen yanıbaşında oluştu. Yetkililer her iki köyü de boşaltmayı düşündü. 

Söylentiler yayıldı

Obruklar sadece evlerin yanında değildi. Ormanda, tarım alanlarında da oluştu. Hatta bir çiftçiyi ve traktörü yuttuğuna dair söylentiler yayıldı ancak bunlar doğrulanmadı. 

Zagreb Fen Fakültesi Jeofizik Bölümü'nden Sismolog Josip Stipcevic, "Kimse bu kadar çok obruğun ortaya çıkmasını beklemiyordu" diyor. Hırvatistan, küçük Adriyatik levhasının Avrasya tektonik levhasıyla çarpıştığı ve bir dizi aktif fayların oluşmasına neden olduğu sismik açından oldukça aktif bir bölge. 

29 Aralık 2020'deki depremden önce Pokupsko-Petrinja fayı üzerinde meydana gelen en son büyük depremin tarihi 1909 yılıydı. O deprem, son depremin sadece 23 kilometre kuzey batısında gerçekleşmişti. 

Mohorovicic süreksizliği

Bu durum sismologların dikkatini çekti. Ünlü Hırvat jeofizikçi Andrija Mohorovicic bir dönem, eski depremin verilerini incelemişti ve sismik dalgaların farklı katmanlardan geçerken farklı hızlarda harekete ettiği sonucuna varmıştı. Onun bu keşfi sayesinde literatüre "Mohorovicic süreksizliği" terimi girdi. 

Mohorovicic süreksizliği, Dünya'nın kabuğu ve manto arasındaki sınırdır. Kısaca Moho da denir. Değişen kaya yoğunluklarından geçerken simolojik dalgaların hızındaki belirgin değişiklikle tanımlanır. 

Bugünün araştırmacıları ise bir depremin nasıl bu kadar çok obruğun ya da düdenin oluşmasına neden olduğunu bulmak umuduyla bölgede araştırmalarını sürdürüyor. 

Bilindiği kadarıyla düdenler, sismik şokların en yaygın sonuçlarından biri değil. Genellikle gizli yeraltı boşlukları olan alanlarda meydana geliyorlar. 

İtalya örneği

İtalya'nın L'Aquila kenti yakınlarındaki yıkıcı depremden sonra şehrin eski bölgesindeki yollarda iki düden ortaya çıkmıştı. 

Ancak Hırvatistan'dakiler İtalya'dakine benzemiyor. Napoli Üniversitesi'nden İtalyan Jeolog Antonio Santo, "Hırvatistan'da çok sayıda düden ve obruk oluşması anomali" diyor. 

Hırvat jeologlar ilk analizlerin ardından bölgedeki anomalinin birden fazla faktöre dayanan karmaşık bir kombinasyondan kaynaklandığı sonucuna vardı. 

Hırvatistan'ın kıyı kesimi binlerce derin kireçtaşı mağarası ve yüzlerce endemik mağara türüne ev sahipliği yapan dünyaca ünlü Dinar karstına ait olsa da kireçtaşı oluşumları orta Hırvatistan'ın altındaki iç kesimlere kadar uzanıyor.

Hırvat Jeolojik Araştırmalar Kurumu'ndan Hidrojeolog Josip Terzic'e göre iç bölgelerdeki bu karst Dinar karstından farklı olarak daha genç, daha gözenekli ve içi boş. Sadece birkaç küçük bölgeyi kapsıyor ve başkent Zagreb'e yakın. 

11 milyon yıl önce Pannonian havzası bir göl haline gelmişti. Nehirler günümüzdeki geniş ovaları oluştururken bölgeyi kum, silt ve çakıllarla doldurdu. Sonuç olarak da düden ve obrukların görüldüğü Mecencani ve Borojevici köylerinin altındaki gözenekli kayaların üzerine 10-15 metre toprak, taş ve kil yığılmış oldu. 

Bölgede daha önce de ufak tefek düdenler ortaya çıkıyordu, ancak bunlar çok nadiren oluyordu. O yüzden ortada bir tehlike olduğunda şüphelenilmemişti. 

Deprem süreci hızlandırdı

Terzic'e göre gerçekleşen deprem zaten devam etmekte olan süreci hızlandırdı. Depremlerin etkisiyle yeraltındaki suyun hareketi bozuldu ve su yüzeye çıkmak için harekete geçti. İnsan etkisi de eklenince çökmeler kaçınılmaz oldu. 

Tüm bu bilgilere rağmen veriler halen yeterli değil. Bilim insanları tam bir sonuca varmak için bölgedeki çalışmalarını sürdürüyor. Öncelikli amaç düden ve obrukların nerelerde oluşma ihtimalinin yüksek olduğunu tespit ederek ona göre yerleşimi yeniden düzenlemek. Ancak bu hiç kolay değil ve zaman istiyor. 

Öte yandan oluşan obrukların depremin üzerinden 6 ay geçmesiyle birlikte yeniden doldurulması gerekiyor. Bu da çok zor bir iş. Doğru malzemeler seçilmezse yeraltı içme suyu kaynakları kirletilebilir. Ayrıca çok maliyetli. 

Kaynak: Haber Global TV

Sonraki Haber