İran, nükleer için 7 Temmuz'a kadar süre verdi
İran, 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmaya taraf ülkelerin taahhütlerini yerine getirmemesi durumunda Arak nükleer reaktörünün aktive edileceğini duyurdu
IRIB Haber Ajansı'nın haberine göre İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, nükleer anlaşmaya imza koyan devletler eğer sözlerini 7 Temmuz'a kadar tutmazsa, İran'ın Arak nükleer reaktörünü tekrar faaliyete geçireceğini açıkladı.
Ruhani yaptığı açıklamada, "Eğer 7 Temmuz'a kadar verilen sözler tutulmazsa İran zenginleştirilmiş uranyum florür için yüzde 3.67 sınırını terk edeceğini ve ne kadar ihtiyaç duyarsa o kadar uranyum zenginleştirme gerçekleştireceğiz" dedi.
Nükleer anlaşmanın taraflarına verdikleri 60 günlük sürenin dolacağı 7 Temmuz'dan itibaren bir sonraki adımı atacaklarını belirten Ruhani, Avrupa Birliği (AB) ülkelerine seslendi. Ruhani şunları kaydetti:
"7 Temmuz'dan sonra zenginleştirilmiş uranyum seviyesi artık yüzde 3,67 olmayacak. Bunu yüzde 3,67 seviyesinin üstüne çıkaracağız. Bu yöndeki taahhüdü bir kenara bırakacağız ve istediğimiz kadar uranyum üreteceğiz. Canımız ne kadar isterse ve bize ne kadar lazımsa o kadar uranyum üreteceğiz. Eğer yine teessüfle karşılayacaksanız buyurun karşılayın, beyanat yayınlayacaksanız buyurun yayınlayın."
Zenginleştirilmiş uranyum stok limitinin 300 kilogram sınırını aştığını ve bunun devam edeceğini kaydeden Ruhani, karşı tarafın vaatlerine bağlı kalması durumunda İran'ın da bu konuda geri adım atabileceğini ve fazladan ürettikleri uranyum miktarı 10 bin kilogram olsa da bunu tek bir muamele ile Rusya'ya satıp karşılığında "sarı kek" alabileceklerini belirtti.
Ruhani, ağır su ile ilgili olarak da 130 tonla ilgili bir taahhütlerinin olmadığını ve bunun her zaman için 150 bin tona ulaşabileceğini söyledi. Ancak ihtiyaç duyulduğunda tek bir satışla bu miktarın tekrar 130 bin tona geri getirilebileceğini ifade eden Ruhani, şu ifadeleri kullandı:
"Attığımız tüm adımları bir yıl değil bir saat içinde eski haline getirebiliriz. Neden endişeleniyorsunuz, neye dayanarak itiraz ediyorsunuz? Bir karar verin, nükleer anlaşma iyi midir yoksa kötü müdür? Eğer iyi ise hepimiz tüm taahhütlerimize bağlı kalalım."
AB ülkelerinin 7 Temmuz'dan sonra nükleer anlaşmadaki vaatlerini yerine getirmemeleri durumunda Arak'taki reaktörü de anlaşmadan önceki durumuna getireceklerini söyleyen Ruhani, Batı ülkelerine hitap ederek şunları kaydetti:
"Eğer AB ülkeleri vaatlerine zamanında bağlı kalmazsa Arak reaktörünü de eski haline çevireceğiz. Eğer Batı, Arak reaktörüyle ilgili taahhütlerini uygulamazsa, bu ülkelerin tehlikeli dediği ve plütonyum da üretebilirsiniz dediği şartlara döneriz. Eğer siz (Batılı ülkeler) Arak ile ilgili tüm vaatlerinizi yerine getirirseniz bu adımı atmayız."
ABD ve AB'ye çağrıda bulunan Ruhani, şöyle devam etti:
"ABD ve AB'ye tavsiyemiz şudur: Mantığa, müzakere masasına, kanunlara ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarına dönün. Bu şartlarda hepimiz nükleer anlaşmayı uygulayalım. Karşı taraf nükleer anlaşmaya bağlı kaldığı sürece biz de bağlı kalırız. Karşı taraf yüzde yüz uyguladığında biz de nükleer anlaşmayı yüzde yüz uygularız."
Ruhani ayrıca Almanya, Fransa ve İngiltere'nin faaliyete geçirdiği mali mekanizma INSTEX'e de eleştiri yönelterek "Bu içi boş bir kanal." ifadesini kullandı.
TRUMP'A YANIT: "ATEŞİ SİZ YAKTINIZ, SİZ SÖNDÜRÜN"
İran Cumhurbaşkanı Ruhani, ABD Başkanı Donald Trump'ın "İran ateşle oynuyor" eleştirisine ise "O ateşi siz yaktınız, siz söndürün. Madem ateş ile oynamanın kötü olduğunu düşünüyorsunuz neden yaktınız o ateşi? O ateşi söndürmek de sizin elinizde." cevabını verdi.
BMGK'nın 5 daimi üyesi ve Almanya ile İran arasında 2015'te imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) olarak adlandırılan nükleer anlaşma, Tahran'a yüzde 3,67 oranında uranyum zenginleştirme faaliyetini sürdürme hakkı veriyor. Anlaşma çerçevesinde İran, en çok 300 kilogram uranyumu elinde tutabiliyor.
Anlaşma İran'a 300 kilogramın üzerindeki uranyumu uluslararası piyasada satarak karşılığında doğal uranyum alabilme imkanı tanıyor.
İran ayrıca anlaşmaya göre, ağır su stokunu 130 tonun altında tutmak zorunda ve aşımı halinde ülke dışına çıkarmakla yükümlü bulunuyor.
İran, nükleer anlaşma metninde, "Yaptırımların geri getirilmesi halinde ya da taraflardan birinin anlaşmadaki sorumluluklarını yerine getirmediği durumda İran'ın nükleer anlaşmadaki yükümlülüklerini tamamen ya da kısmen durdurabileceğini" ifade eden 26 ve 36'ncı maddeyi esas aldığını belirtiyor.
ABD yönetimi, nükleer anlaşmadan Mayıs 2018'de tek taraflı çekilerek İran'a yönelik yaptırımları geri getirmişti.
2015 yılında imzalanan anlaşmaya göre İran için benchmark olarak belirlenen uranyum florür stok sınırı 300 kg seviyesindeydi.
Hatırlanacağı gibi ABD Başkanı Donald Trump, 2018 yılının Mayıs ayında İran ile yapılan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekmiş ve diğer ülkelere de İran'la ticaret yapmamaları uyarısında bulunmuştu. Aralarında Türkiye'nin de olduğu bazı ülkeleri bir geçiş süreci çerçevesinde İran'la ticaret yapan ülkelere yönelik yaptırımdan muaf tutan ABD, bu sürenin ardından muafiyeti kaldırmış ve İran'la ticaret yapan tüm ülkelere yaptırım uygulayacağını açıklamıştı.
Avrupalı ülkeler başta olmak üzere anlaşmaya imza koyan diğer ülkeler ise İran ile yapılan nükleer anlaşmaya bağlı kalacaklarını açıklamıştı. İran ise ülkesine uygulanan uluslararası yaptırımların anlaşma gereği kaldırılması çağrısını birçok defa tekrarlamıştı.
AB, İran ile ticaret yapan Avrupalı firmaların yaptırımlardan zarar görmemesi için INSTEX adlı ödeme mekanizmasını hayata geçireceğini duyurmuş, geçen uzun süreye rağmen mekanizma hayata geçirilememiş, bu durum İran'ın tepkisine yol açmıştı.
Fakat anlaşmadan çekilen ABD ile İran arasındaki dönem dönem askeri seviyeye gerilim o günden bu yana tırmanmaya devam ediyor.
UAEK: İRAN NÜKLEER SINIRI AŞTI
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ise birkaç gün önce yaptığı açıklamada İran'ın yüzde 3.67 oranında zenginleştirilmiş uranyum florür stoğunun anlaşmada belirlenen 300 kg sınırını aştığını açıklamıştı.
UAEK Basın Dairesi Sözcüsü Fredrik Dahl, basın mensuplarına yaptığı açıklamada UAEK Genel Müdürü Yukiya Amano'nun yönetim kuruluna, Ajansın 1 Temmuz'da İran'ın tüm zenginleştirilmiş uranyum stoklarının, uran-235'in yüzde 3.67'si oranında zenginleştirilmiş 300 kilogramlık uranyum florür limitini aştığı konusunda bilgi verdiğini teyit edebiliriz" demişti.
İran'ın uranyum stok sınırını aşması ile ilgili bir açıklama da Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Ryabkov'dan geldi. Valday tartışma kulübü çerçevesinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ryabkov, İran'ın 300 kilogramlık uranyum stok tavan sınırını aşmasını üzüntü verici olduğunu, ancak İran'ın bu adımının, nükleer anlaşmanın etrafındaki durum karşısında alınan önlem niteliği taşıdığını belirtti.
Ryabkov, "Şu anda 300 kilogramlık limitin aşılmış olması elbette ki üzüntü verici, fakat bu durum dramatize edilmemeli. Bu durum, öncesinde olup bitenlerin doğal bir sonucu olarak algılanmalı" diye konuştu.
Şu anda gerilimin yeniden tırmanmasına izin vermemenin önemine vurgu yapan Ryabkov, "Herkesi itidale çağırıyoruz, Kapsamlı Ortak Eylem Planı'nın (KOEP) Avrupalı katılımcılarını durumu kızıştırmamaya çağırıyoruz. İranlı meslektaşlarımızı, eskiden de olduğu gibi, özellikle İran'ın IAEA ile kapsamlı garanti anlaşmasının uygulanması konusunda bu alanda atacakları adımlara son derece sorumlu yaklaşmaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.