Dünyaca ünlü Fransız çimento şirketi Lafarge, DEAŞ’a yardım ettiği yönündeki suçlamaları kabul etti

Fransız çimento şirketi Lafarge, ABD'de görülen davada, Suriye'de bir fabrikayı çalışır halde tutmak için terör örgütü DEAŞ’a ödeme yaptığını kabul etti. Dev şirket, “DEAŞ'a yardım etme" suçundan 777.8 milyon dolar para cezasına çarptırıldı.

Son Güncelleme:

Dünyaca ünlü çimento şirketi Lafarge, fabrikasını çalışır halde tutabilmek için DEAŞ’a ödeme yaptığını kabul etti.

Fransız çimento devi Lafarge'nin, ABD’nin New York kentindeki Brooklyn Federal Mahkemesi’nde görülen davada Suriye'de bir fabrikasını çalışır halde tutmak için terör örgütü DEAŞ’a ödeme yaptığı için kendisine yöneltilen “DEAŞ'a yardım etme" suçunu kabul ettiğiği ve 777,8 milyon dolar para cezası ödeyeceği açıklandı.

Şirketin, Ağustos 2013ten Ekim 2014e kadar yaklaşık 17 milyon dolar ödeme yaptığı ifade edilirken, dava kapsamında henüz hiçbir şahıs suçlanmadı. Lafarge’nin suçunu kabul etmesi ile bir şirket ABD'de bir terör örgütüne maddi destek sağlama suçlamalarını ilk kez kabul etmiş oldu.

İsviçre merkezli Holcim tarafından 2015 yılında satın alınan Lafarge tarafından yapılan açıklamada, “Lafarge ve Lafarge Çimento Suriye, davranışları Lafarge’ın davranış kurallarını açıkça ihlal eden ilgili yöneticilerin eylemlerinin sorumluluğunu kabul etti. Bu davranışın gerçekleşmesinden derin üzüntü duyuyoruz ve bu sorunu çözmek için ABD Adalet Bakanlığı ile birlikte çalıştık” denildi.

Fransa’da 2018 yılında DEAŞ’a yaptığı ödemelerle bağlantılı olarak insanlığa karışı suç işlemeye ortak olmakla suçlanmıştı. Lafarge, Fransa’da devam eden soruşturmada Fransız makamlarıyla tam işbirliği yapmaya devam ettiğini ve Fransa’daki yargılamada haksız olarak gördüğü herhangi bir adli eyleme karşı kendisini savunacağını belirtti.

“HOLCİM’İN TEMSİL ETTİĞİ HER ŞEYLE TABAN TABANA ZIT”

Holcim tarafından yapılan açıklamada ise, Lafarge’ın ABD Adalet Bakanlığı ile yaptığı savunma anlaşmasının desteklendiği belirtilerek, davanın hiçbir şekilde Suriye’de faaliyet göstermeyen Holcim’i, ABD’deki herhangi bir Lafarge operasyonunu ve çalışanını içermediği aktarıldı. Açıklamada, söz konusu davanın Holcim’in temsil ettiği her şeyle taban tabana zıt olduğu vurgulandı.

Holcim, 2015'teki birleşme sırasında söz konusu ödemelerin yönetim kurulundan gizlendiğini belirterek, “Holcim 2016 yılında iddiaları duyduğunda proaktif ve gönüllü olarak büyük bir ABD hukuk firması tarafından yönetilen ve Yönetim Kurulu tarafından denetlenen kapsamlı bir soruşturma yürüttü. 2017deki başlıca araştırma bulgularını kamuya açıkladı ve bu olaylara karışan eski Lafarge SA ve Lafarge Çimento Suriye yöneticileri ile yollarını ayırdı” dedi.

Lafarge daha önce bir iç soruşturmanın ardından, Lafarge Çimento Suriye’nin Suriye’deki fabrikasındaki personeli korumak amacıyla silahlı gruplara ödeme yaptığını kabul etmiş, insanlığa karşı işlenen suçlara ortak olduğu yönündeki suçlamaları reddetmişti.

"LAFARGE, ŞEYTANLA ANLAŞMA YAPTI" 

New York Bölge Savcısı Breon Peace, Fransız çimento şirketinin terör örgütü DEAŞ'a yardım etmesine ilişkin, "Lafarge, şeytanla anlaşma yaptı." ifadesini kullandı.

Peace ve ABD Adalet Bakan Yardımcısı Lisa Monaco, New York Doğu Bölge Mahkemesinde görülen davada Lafarge'ın, hakkındaki "DEAŞ'a yardım etme" suçlamasını kabul etmesinin ardından açıklama yaptı.

Lafarge ve Suriye'deki kolunun Adalet Bakanlığı tarafından, yabancı terör örgütüne destekle suçlanan ilk şirketler olduğunu belirten Peace, "Lafarge, şeytanla anlaşma yaptı." ifadesini kullandı.

ABD'de görülen davada Fransız çimento üreticisi Lafarge'ın, terör örgütü DEAŞ'a yardım etme suçunu kabul ettiği ve 777,78 milyon dolar ceza ödemeye razı olduğu duyurulmuştu.

"BAŞKA ŞİRKETLER KENDİLERİNİ TERÖR ÖRGÜTLERİNİN ELİNE TESLİM ETMEDİ"

Monaco ise Lafarge'ın 750 milyon dolardan fazla para cezası ödeyeceğini belirterek, "Uluslararası terörizm ile mücadele ederek ulusal güvenliğimizi korumak Adalet Bakanlığının önceliğidir." ifadesini kullandı.

Şirketlerin işlediği suçların cezalandırılmasının da öncelikleri olduğunu vurgulayan Monaco, "Bugünkü karar göstermiştir ki şirketler ya da yöneticileri ulusal güvenliğimizi tehdit ederse, bunun da cezası olur." ifadesini kullandı.

Monaco, Lafarge'ın sağladığı maddi destek ile DEAŞ ve El Nusra'nın Suriye'de alan kazandığını ifade ederek, "Şimdi birçok şirket bölgede doğru tercihi yaptı. Kendilerini terör örgütlerinin eline teslim etmedi." dedi.

FRANSA’DAKİ DAVA DEVAM EDİYOR

Lafarge hakkındaki dava, Sherpa isimli STK ve Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi'nin (ECCHR) yanı sıra Suriye'deki 11 eski Lafarge çalışanının şikayeti üzerine Haziran 2017'de açılmıştı. Haziran 2018'de ise Lafarge şirketi "terörizmi finanse etmek", "başkalarının hayatını tehlikeye atmak" ve "insanlığa karşı suçlara ortak olmak" ile suçlanmıştı. Paris Temyiz Mahkemesi, 7 Kasım 2019’da Suriye'deki terörist grupları finanse etmekle suçlanan Lafarge’in insanlığa karşı suçlarda suç ortaklığı iddianamesini iptal etmişti. Karara itiraz eden sivil toplum kuruluşu Sherpa ve Avrupa Anayasa ve İnsan Hakları Merkezi, Yargıtay'a temyiz başvurusunda bulunmuştu. Yargıtay, geçtiğimiz sene 7 Eylül’de Paris Temyiz Mahkemesi’nin, Lafarge'ın Suriye'deki faaliyetlerine ilişkin yürütülen soruşturmada "insanlığa karşı suçlara ortak olma" iddianamesini iptal etme kararını geçersiz kılmıştı.

Kaynak: İHA

Sonraki Haber