Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Soçi öncesi kritik açıklama!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin'in daveti üzerine bugün Rusya'ya günübirlik çalışma ziyaretinde bulunacak. Erdoğan, Rusya'ya hareket etmeden önce havaalanında kritik açıklamalarda bulundu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
Suriye'deki gelişmeler ziyaretimizin ana gündemini oluşturmaktadır.
İkili işbirliğimizi, bölgesel sorunları ele alma fırsatı bulacağız. Bu kapsamda son olarak milli paralarla gündemi oluşturacak mutabakat imzaladık.
9 Ekim'de başlatmış olduğumuz Barış Pınarı Harekatı'ya bir terör koridoru oluşturulmasına izin vermeyeceğimizi çok net ortaya koymuş bulunuyoruz. 32 km derinliğinde 444 km uzunluğunda tamamıyla terör örgütlerinden buranın temizlenmesi... 775 terörist etkisiz hale getirilmiş, 7 askerimiz, 79 SMO askeri, 20 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir.
ABD ile vardığımız mutabakata göre, bölgedeki tüm teröristlerin çıkartılması için bugün son gün. Süre 22.00 itibariyle bitiyor. ABD'nin ülkemize verdiği sözler tutulmazsa çok büyük kararlılıkla devam edeceğiz. Ülkemizde misafir ettiğimiz Suriyeli kardeşlerimizi güvenle ülkelerine gönderme de diğer bir hedefimizdir. Suriye'nin kuzeyinde güvenlik arttıkça geri dönüşler de artacaktır.
Harekatın bitmesiyle hemen gerekli adımları atacağız. Milyonlarca Suriyelinin vatan hasretini bitirmek için bütün ülkelerden desek bekliyoruz. 'Komşuda yangın varken, dumanı bize gelmesin demek' gerçekçi bir yaklaşım değildir.
Türkiye ve Rusya terörün her türlü mücadelesinde hemfikirdir. Bölgemizi ayrılıkçı terör örgütleri belasından kurtulmayı umuyoruz. Rejim unsurlarının bulunduğu alanlardaki terör örgütlerinin arındırılması için gerekli adımları atacağız. Görüşmelerimizde İdlib'deki sükunetinin korunmasının önemini de gündeme getireceğiz. Ziyaretimizin ülkemiz, bölgemiz, bilhassa Suriye halkı için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Macron'dan şahsıma gelmiş sürenin uzatılması gibi bir teklif yok, böyle şeyleri zaten teröristlerle görüşüyor, herhalde teröristlerin ona aktardığı şeyi dolaylı yolla bize aktarıyor. Bizim bu süreçte Fransa ile işimiz yok, biz bu süreçleri ABD ile yürüttük.
Eğer bu gelişmelerde samimiyetiniz varsa, biz 8 yıldır Suriye'den kaçmak zorunda kalan bu mültecileri ülkemizde ağırlıyoruz, 40 milyar doların üzerinde harcama yaptık, AB zaten verdiği sözü tutmadı, şu ana kadar verilen 3 milyar avro gibi bir rakam. Biz bir plan proje yaptık. Dünyanın hiçbir yerinde aynı anda 4 milyon mülteciyi misafir eden hiçbir ülke yok. Eğer dürüstseniz, buraya tırlar dolusu silah, araç gereç getirildi, bunlar şu an konuşma yaptığımız ABD tarafından verildi. Daah geçen hafta 400 kamyon gönderilmiş silah, mühimmat var. Burada terör devleti kurulmaya çalışılıyor, buna, Suriye'nin toprak bütünlüğünün bölünmesine izin mi verelim? Bu kararlılığımızı şu ana kadar nasıl sürdürdüysek öyle sürdüreceğiz. Şu anda çekilme devam ediyor. Az önce de Savunma Bakanımdan aldığım son bilgilerle 700-800 terörist çekildi, 1200-1300 teröristin bugün çıkmaasını bekliyoruz. Bunlar çıkmadan bu süreç bitmez.
Şu ana kadar Rusya'nın mutabakatımızla ilgili yaptıkları açıklamalar olumlu, onu da Putin'le ayrıca masaya yatıracağız. Bu süreçte en batıdan en doğuya doğru, bu bölgede Rusya ve rejimin ortaklaşa attığı bazı adımlar var, bunları da masaya yatıracağız. İnşallah arzu ettiğimiz mutabakatı sağlarız.
İran beni hayal kırıklığına uğrattı. Nükleer başlıklarla ilgili Erdoğan'ın takındığı tavrı tüm dünya bilir. Biz bu tavrı her şeye rağmen takındık ama İran'dan ne yazık ki, bazı çatlak sesler çıkıyor. Başta Ruhani olmak üzere bu sesleri susturmaları gerekmektedir. Biz Soçi mutabakatının 3 ülkesiyiz, biz bu süreci o zaman nasıl yürüteceğiz? Birbirine bu şekilde ihanet eder mi? Bu süreçle ilgili olarak da kendilerini ciddi manada kınıyorum.Burada ağır silahlar, hafif silahlar var. Söylediklerimizin arkasındayız. Ankara'da yaptığımız Pence, Pompeo ve heyetle bu konular görüşüldü. Götürebildiklerini götürecekler, kalanlarını yaptığımız taramada toparlayacağız.
Sayın Boris Johnson ile bir görüşmemiz oldu, kendisi bir görüşme teklif etti. Ben de kendilerine 'yapılabilir ama bunun için bir şartım var, görüşme İstanbul ya da Şanlıurfa'da olabilir' dedim. 'Alternatif istiyorsanız 3-4 Aralık tarihlerinde NATO Liderler Zirvesi var, öncesinde ya da sonrasında yapılabilir' diyerek virgülü koyduk.