Covid bulaşmasın diye köpekleri öldürdüler! Peki nasıl oldu?

Avustralya'nın New South Wales eyaletine bağlı bir kasabada yerel yönetim, başı boş köpekleri başka bir kasabanın barınağından almaya gelecek görevlilerden Covid bulaşır diye, köpekleri katletti. Korkunç olay soru işaretleri doğururken bahaneler ve gerçekler ilginç durumu gözler önüne seriyor.

Son Güncelleme:

Pandeminin başından bu yana komşusu Yeni Zelanda ile birlikte koronavirüse karşı nispeten başarılı bir mücadele veren Avustralya'dan gelen bir haber duyan herkesin tüylerini diken diken etmeye yetecek cinsten.

Avustralya'nın kırsalında bir yerel yönetim, başka bir kasabada yer alan bir havyan barınağına yerleştirilecek olan köpekleri silahla vurarak öldürdü.

KORKUNÇ BAHANE...

İnanılması güç bahaneye göre belediye çalışanları, diğer kasabadan hayvanları almaya gelecek olan barınak çalışanları, koronavirüs bulaştırabilir diye çalışanların gelişini engellemek için böylesi korkunç bir harekete başvurmuş.

New South Wales eyaletinin kuzey batısının oldukça ücra bir köşesinde yer alan Bourke Shire'ın konseyi de dahil olmak üzere tüm yerel yönetimleri denetleyen New South Wales Yerel Yönetim Ofisi, Bourke Shire Konseyi'nden açıklama isterken konsey; köpekleri, “risk altındaki Aborjin popülasyonu da dahil olmak üzere çalışanlarını ve kasaba sakinlerini korumak için” öldürdüğünü öne sürdü ve ekledi:

“Bourke Shire'ın yaklaşık 200 kilometre güneyindeki Cobar'da yer alan barınağın personelleri, köpekleri almak için seyahat edecekti ve bu durumda Covid-19 bulaşma riski olacağından endişe ettik.”

New South Wales Yerel Yönetim Ofisi ise işlenen cinayetlerin “hayvana zulmün önlenmesi yasası” çerçevesinde değerlendirileceğini ve konuyla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı.

VAKALAR YENİDEN ARTTI

“Kamp köpekleri” denen bu köpekler genellikle Avustralya'nın ücra noktalarından ve ağırlıklı olarak yerlilerin yaşadığı bu bölgelerden alınarak daha kalabalık bölgelerde sahiplendirilir. Avustralya'da son günlerde virüsün yeniden ortaya çıkmasıyla kırsal ve kentsel topluluklar arasındaki etkileşimler, virüsün potansiyel yayılımına ilişkin korkularla beraber gelmekte.

Bu korkuları nüfusları çok daha yüksek oranda kronik sağlık sorunlarına sahip olan ve tıbbi kaynaklar şehir merkezlerinde olduğundan bunlardan daha az yararlanabilen yerli topluluklarda özellikle belirgin olarak görmek mümkün.

Eyalet hükümeti ise evcil hayvanlara ilişkin yasaya işaret etti. 1998 tarihli yasada “Ele geçirilen veya teslim edilecek bir hayvanı yok etmeden önce alternatif bir eylemin mümkün olup olmadığının kesin bir şekilde araştırılması gerekir” ifadeleri bulunuyor.

Koronavirüsün yeniden baş gösterdiği Avustralya'da, New South Wales eyaleti, ağustos ayının sonuna kadar kısıtlamalara tabi. Karantina uygulanan eyalette “hayvan refahı, bakım ve barınma hizmetlerinde çalışanların” ise karantinada da çalışmaya devam etme yetkileri bulunuyor.

Sydney Morning Herald, öldürülen köpeklerden birinin yakın zaman önce doğum yaptığını ve barınaktaki gönüllülerin cinayetlerden oldukça rahatsız olduklarını ve konunun takipçisi olacaklarını aktardı.

O KASABADA YALNIZCA 1 VAKA VARDI!

Ülkede Delta varyantı etkili olurken geçen hafta New South Wales'te 4 bin 800'ü aşkın yeni vaka tespit edildi. Köpeklerin öldürüldüğü Bourke Shire'da ise 7 vaka kaydedildi. Hükümet verilerine göre köpekleri almaya gelecek olan barınak çalışanlarının bulunduğu Cobar'da ise yalnızca 1 vaka görüldü.

Burada asıl korkunun hayvanlara yönelik mi yoksa insanlara yönelik mi olduğu bilinmiyor. Yapılan detaylı araştırmadan sonra gerçek ortaya çıkacak. Ancak hayvanlar, Covid-19'la bağlantılı olarak ilk kez insanların hedefi haline gelmiyor.

DANİMARKA'DA MİLYONLARCA VİZON İTLAF EDİLMİŞTİ

2020'nin sonlarında Danimarka'da mutasyona uğrayan virüslerin vizonlardan insanlara bulaşabileceği söylentisinin ardından ülkede hükümet büyük bir akıl tutulmasının içine düşmüş ve 15 milyonu aşkın vizon itlaf edilmişti.

Bu korkunç kararın ardından hükümet anayasaya aykırı davrandığını kabul etmiş, Gıda ve Tarım Bakanı Mogens Jensen ise istifa etmek zorunda kalmıştı.

Başbakan Mette Frederiksen ise kamuoyundan özür dileyerek, yapılan değerlendirmeler sonucunda itlaf kararının tek çözüm olduğunu kanaatine vardıkları için bu kararı aldığını ifade etmiş ve aynı zamanda yıllık ihracat değeri yarım milyar Euro'yu aşkın bir sektöre de vurulan bu darbeden ötürü vizon üreticilerinden de özür dilemişti.

metin.aktasoglu@haberglobal.com.tr

Kaynaklar: Washington Post, EuroNews

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber