COP29'da gündem yeşil enerjiye geçiş: Küresel ısınmayla mücadelede en büyük hedef yeşil enerji
Fosil yakıtların enerji üretimindeki kullanımı ile ortaya çıkan karbon salınımı, küresel ısınmaya neden oluyor. Dünya hızla yeşil enerjiye geçmeye çalışıyor. Yeşil enerjiye dönüşüm maliyetli olsa da, uzmanlara göre küresel ısınmanın verdiği zararın maliyeti çok daha büyük. Bu durum COP29'da da masaya yatırıldı.
Azerbaycan’ın başkenti Bakü'de devam eden Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı COP29'da yeşil enerji projeleri masaya yatırıldı. Dünya hızla yeşil enerjiye geçmeye çalışıyor. Yeşil enerjiye dönüşüm maliyetli olsa da, uzmanlara göre küresel ısınmanın verdiği zararın maliyeti çok daha büyük.
Küresel ısınma son 10 yılda dünya ekonomisine 3,5 trilyon dolar zarar verdi. Haber Global'e konuşan Yeşil Hidrojen Üreticileri Derneği Başkanı Yusuf Günay bu konu hakkında, "Artık önlenemez bir küresel ısınmanın doğal sonucu olarak doğal felaketleri yaşıyoruz. Son 10 yılda küresel ısınmanın ekonomik dünya ekonomisine verdiği zararı 3,5 trilyon dolar. Sadece geçen sene 700 milyar dolar. O yüzden küresel ısınmayla mücadelede yeşil dönüşüm çok önemli" değerlendirmesinde bulundu.
Küresel ısınmayla mücadele içinse dünya hizla yeşil enerjiye geçiyor. Günay bununla ilgili olarak da, "yılına kadar mevcut yenilenebilir kapasitenin 3 katına çıkması kararlaştırılmış durumda. Bütün ülkeler buna göre hedeflerini de belirliyorlar. Ve aslında bu hedeflerde Türkiye noktasına baktığımızda çok önemli aşamaları kaydettik. 2001 yılında EPDK'nın kurulduğu yıl olarak baktığımızda Türkiye'nin toplam kurulu gücü 30 bin megawatt civarındaydı. Şu an sadece yenilenebilir kurulu gücümüz yani rüzgar ve güneş santralimiz bu rakamı geçmiş durumda. Tabii ki bütün dünya itibariyle bugünkü Mevcut kurulu gücün en az 5 katı daha yapılması lazım" diye konuştu.
Yeşil enerjinin kurulum maliyeti yüksek olsa da, kendini kısa sürede sübvanse edebiliyor. Konunun bu bölümüyle ilgili de önemli açıklamalar yapan Yusuf Günay, "Karbon salınımı üreten fosil yakıtların yerine güneş ve rüzgar santralleri, bu doğal kaynakları, sonsuz kaynak bunlar ve bedava. Aslında doğanın, tabiatın kendi doğal olarak insanlığın hizmetine sunduğu bir kaynak bu. Bunu da değerlendirmenin en doğru isabetli yolu ve küresel ısınmayla da en etkin mücadele yolu hidrojenini özellikle yoğun enerji ve ısı gerektiren, başta demir, çelik, seramik sektörü gibi üretimlerde hidrojenin kullanılması dünyayı koruyacak bir yöntemlerden bir tanesi olacaktır" dedi.