Batı'nın Ukrayna'ya tavrı değişti mi? 'Toprak verme' neden dillere dolandı?

Rusya'nın Ukrayna'yı işgali sırasında Batı silah ve maddi olarak Ukrayna'ya desteğini sürdürürken son günlerde NATO cenahından 'toprak verme' kavramı dillendiriliyor. Bunun sebebi ne?

Son Güncelleme:

Rusya'nın Ukrayna'ya saldırmasının üzerinden 3.5 ay geçti. Savaşın başından beri ABD ve neredeyse AB'nin tamamı açıkça Ukrayna'yı desteklemekte. Hatta Avrupa Birliği başta uçuş yasağı olmak üzere, Rusya'dan alınacak petrolü büyük oranda kısıtlayan yasaklar getirdi. Batı bloğu Ukrayna'ya askeri destekte de bulunuyor.

ABD ve Birleşik Krallık da askeri desteğin yanı sıra yaptırımlarla Ukrayna'nın yanında yer alırken, bu ülkelerin son dönemde söylemleri değişme eğiliminde.

AB'nin en güçlü ülkelerinden Fransa'nın lideri Emmanuel Macron, mayıs ayı başında Zelenski'ye çağrıda bulunarak “Ukrayna, barış için toprak versin” demişti. Benzer bir soru ABD Başkanı Joe Biden'a da soruldu. “Ukrayna, barış için Rusya'ya toprak vermeli mi?” şeklindeki soruya Biden, "Barış için, Ukrayna'nın toprak konusunda taviz verip masaya oturması gerekebilir” ifadelerini kullandı.

Peki söylemler neden değişti? Gıda ve enerji krizi ne kadar etkili oldu? Bunların yanında “toprak tavizi” ile kastedilen hangi bölgeler?

BATI'NIN ENERJİ SORUNU

Marmara Üniversitesi Avrupa Araştırmaları Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Emirhan Göral, özellikle enerji konusunda Rusya'ya bağlı olan ülkelerin yaklaşan kış koşullarında sıkıntı yaşama korkuları olduğunu belirtiyor.

Göral, “Aşırı bağımlılık ister istemez zaafiyet getiriyor. Gıda ve tahıl krizi de düşünülebilir ancak ikinci planda... Çünkü ABD o konuda çok zengin bir ülke, kendi kaynaklarından aktarabilir. Dünyanın genelinde bir gıda sıkıntısının olma ihtimali, sadece Rusya ile değil, iklim değişikliği ile de söz konusu” diyor ve ekliyor:

“Değişim, yaklaşan kışla ısınma endişesindeki toplumların Rusya'ya karşı daha ılımlı davranmak zorunda kalmaları ile alakalı.”

Göral, Avrupa'nın barış getirmeye çalışacağını belirterek toprak tavizinin seçenekler arasında olacağını belirtiyor ve “Ukrayna, Batı'nın dediklerinden etkilenecektir. Batı desteklemese zaten Rusya'ya karşı bu kadar ayakta duramazdı. Dolayısıyla Batı, Rusya'ya meylettikçe, Ukrayna toprak tavizini kabul etmek zorunda kalacaktır" ifadelerini kullanıyor.

GIDA KRİZİ ÖNGÖRÜLEMEDİ Mİ?

Trakya Üniversitesi'nden Dr. Öğretim Görevlisi Özdemir Akbal, ise ABD'nin dış politikasının gelişen sürece göre tavır aldığını aktarıyor. Akbal, “Daha önce öngörülemeyen gıda krizi büyüyor. Dünyayı, özellikle de OECD ortalamasından başlamak üzere devletleri, etkileyecek gibi görünüyor. ABD küresel çapta meydana çıkma ihtimali olan bir krizin müsebbibi olarak görülmek istemez” ifadelerini kullanıyor ve bu sebepten ötürü ABD'nin Ukrayna'ya bazı tavizler vermesiyle krizin çözülebileceğini tahmin ettiğini dile getiriyor.

Akbal aynı zamanda “toprak tavizi” ile kastedilen bölgenin Donbas olduğunu aktarıyor ve ABD'nin işgal sürecindeki asıl beklentisi ve yaklaşım değişimi üzerine “İşgal girişimi ne kadar uzun sürerse, ABD'nin lehine bir politik ortam ortaya çıkacaktı. Ancak planlar yapılırken öngörülemeyen gıda krizinin bu söylemleri değiştirmiş olma ihtimali yüksek” diyor.

İÇ SİYASET ETKİSİ...

Avrasya İncelemeleri Merkezi Kafkasya, Avrasya ve Geniş Karadeniz Bölgesi Uzmanı Dr. Turgut Kerem Tuncel ise yaptırımların Rusya'yı geri adım attırmaya yetmediğini vurgularken çarpıcı bir durumun altını çiziyor ve “AB, Rusya’dan enerji ithalatını kısıtlamaya yönelik kararlar almış olsa da, özellikle doğal gaz konusunda bu kararları kısa vadede hayata geçirebilmesi mümkün değil. Ayrıca, petrol ve doğal gaz fiyatları şimdiden oldukça yükselmiş durumda” şeklinde konuşuyor.

Gıda krizinde Batı'nın gıdaya ulaşmada sıkıntı yaşamayacağını ancak daha çok fiyat artışının sorun yaratacağını belirten Tuncel, “Önümüzdeki süreçte, refah ve zenginliğe alışkın Batı'nın, hayat standardında yaşanabilecek düşüşe karşı verecekleri olumsuz tepkiler oldukça önemli. Batı'da iktidarlar iç siyasette güç kaybedecekler” diyor ve “Kanımca Biden ve Macron gibi liderlerin son açıklamaları bununla da alakalı” diye devam ediyor.

Tuncel öte yandan Kiev'in “toprak tavizi” vermesi noktasında Moskova'nın bu adımı teslimiyet işareti olarak algılayıp Kiev'deki hükümeti değiştirme hedefini de yeniden öne sürebileceğini ve saldırılarını sürdürebileceğini de ihtimal dahilinde tutuyor.

Kaynak: Web Özel

Sonraki Haber