Afganistan'da propaganda savaşı: 'Stratejik bir hata' ve zafer nidaları!

Afganistan'da durum her geçen gün kötüye gidiyor. Halihazırda ülkenin büyük bir çoğunluğuna hakim olan Taliban, ülkenin kuzeyindeki üç vilayet merkezi olan Kunduz, Sar-i Pol ve Talukan'ı da ele geçirdi. ABD'nin Afganistan'dan çıkmasıyla gerçekleşeceği öngörülen senaryo hızlı bir şekilde gerçeğe dönüyor.

Afganistan'dan Batı'ya bir göç dalgası başlarken Birleşik Krallık ordusunun eski generallerinden Sir Richard Barrons, Batı'nın askeri güçlerinin bölgeden çekilmesini “stratejik bir hata” olarak tanımladı ve ülkenin yeniden uluslararası terör örgütlerinin üssü haline geleceğini öne sürdü.

'TALİHSİZ BİR MESAJ...'

Sir Barrons, BBC Radio 4'a yaptığı açıklamada “Ayrılma kararının bizim çıkarımıza olduğuna inanmıyorum. Afganistan'ı çok zor bir gelecekle yüz yüze bırakmakla kalmadık, aynı zamanda Batı'nın Körfez, Afrika ve Asya'daki müttefiklerine gerçekten talihsiz bir mesaj gönderdik” dedi.

ABD, Taliban'ın ilerleyişini haliyle izlerken Afgan güçlerinin kaybedilen şehirleri geri alma gibi bir gücünün olmadığının da altı çizilmekte. Başkan Barack Obama döneminde 23. ABD Savunma Bakanı olarak görev yapan Leon E. Panetta konuya dair şu açıklamalarda bulundu:

“Amerikan ordusundan daha yoğun bir hava desteği bekliyordum. Ancak böylesi bir destek de durumu açıkçası düzeltmezdi. Kabul edelim; en fazla sürecin açmaza düşmesini umut edebiliriz.”

Başkan Bill Clinton döneminde NATO'da üst düzey görev yapan emekli general Wesley Clark ise hafta sonu yaşanan çatışmaları ve Taliban'ın üç şehri ele geçirmesini bir trajedi olarak niteledi. Clark, ABD'nin yanlış öngörüleri ve hataları nedeniyle Afganistan halkının trajik bir bedel ödediğini ifade etti.

'EVE DÖNME ZAMANI'

Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jen Psaki ise yaşanan gelişmeleri değerlendirirken verdikleri zorlu kararın arkasında duracaklarının altını çizdi. “Başkan çok açık ifade etti: Savaşta geçen 20 yılın ardından Amerikan kuvvetleri için eve dönme zamanı” diye konuşan Psaki, “Başkan aynı zamanda Afgan hükümetinin ve Afgan Ulusal Savunma Kuvvetleri'nin karşı koymak için gereken eğitime, ekipmana ve sayıya sahip olduğunu düşünüyor ve belirtiyor” dedi.

Bir kesim de Taliban, Kabil'e yaklaştıkça Afgan ordusunun çok daha sert karşılık vereceğini düşünüyor. Aslında Afgan hükümeti de buna yakın bir görüşte. Afganistan'da hükümet, yaptığı açıklamalarla Taliban'ın ilerleyişini “o kadar da önemsemeyen” bir görüntü çizmekte. Uzmanlar bu tavrı bir propaganda savaşı olarak da tanımlarken hükümet, Afganistan ordusunun cesur mücadelesini övüyor ve hava saldırılarıyla Taliban güçlerinin ağır yara aldığını öne sürüyordu.

Afganistan Savunma Bakanlığı resmi Twitter hesabından bir paylaşımda bulundu ve “Ülkenin savunma ve güvenlik kuvvetleri bu toprakları her zaman savunmaya hazırdır. Milletimizin sevgisi ve desteği motivasyonumuzu ve çabamızı artırıyor” ifadelerini kullandı.

Bu paylaşımın yapıldığı esnada gelen haberlere göre Taliban, Kunduz'u işgal etmek üzeredeydi.

'ZAFER' VİDEOLARI

Propaganda savaşının bir de Taliban boyutu var elbette. “Zafer” videoları paylaşan Taliban, ülkenin idaresini yeniden ele geçirdiğini açıkça ilan ediyor. Taliban, sivil can kayıpları için Afganistan hükümetini suçlamakta. Hükümet ise tonu düşürmeye çalışıyor.

Anlaşılacağı üzere ne Taliban ülkenin kontrolünü tamamen ele geçirdi ne de durum Afganistan hükümetinin çizdiği tablo kadar sakin. Arada bir noktada, Taliban'ın oldukça avantajlı bir konumda olduğu çerçevede süreç ilerliyor.

ABD'liler, Afganistanlı yetkililere tavsiyelerde bulunurken kırsal bölgeyi savunmaya çalışmamalarını önermişti. Kağıt üzerinde kabul edilemez olan bu tavsiyenin aslında pratikte ister istemez gerçeğe dönüştüğü de aşikar. Taliban tehlikesini gören halk göç dalgası başlatırken başkent Kabil de en çok tercih edilen göç noktaları arasında yer alıyor.

Ülkenin kuzeyindeki Belh kentinde yaşayan bir kamyon şoförü hükümetin şehri geri aldığını iddia etmesine rağmen Taliban'ın çoktan vergiler getirdiğini ve eski kanunları yeniden uygulamaya koyduğunu anlatıyor.

metin.aktasoglu@haberglobal.com.tr

Kaynak: The New York Times, The Guardian

Kaynak: Web Özel