Lionel Messi hesabı kapattı! Hüsranlardan sonra nihayet...
Bir Dünya Kupası, üç de Copa America finali kaybetti. Penaltılara giden 2016 Copa America finalinde penaltıyı kaçırdı, Arjantin kaybetti, milli takımı bıraktı. Geri döndü, mücadele etti ve nihayet Lionel Messi, futboldan alacağını tahsil etti! Hem de Brezilya'ya karşı. Hem de Maracana'da...
Futbolda dünyanın iki oyuncu üzerinde bu kadar bölündüğü başka bir dönem olmasa gerek. Ciddi rekabetler geçmişte de yaşandı ancak sosyal medyanın hayatımızdaki yeri büyürken aynı anda Lionel Messi ve Cristiano Ronaldo da büyüdü.
Bu eşzamanlılığın yanı sıra iki isim de inanılmaz sayıları standart, olağanüstü işleri normal gibi gösterdi. Kulüp takımlarıyla kazanabilecek ne varsa kazanan bu iki ismi 11 Temmuz sabahına kadar ayıran tek bir şey vardı.
DÖRT FİNAL, DÖRT HÜSRAN
Cristiano Ronaldo, Euro 2016'da ülkesi Portekiz'le şampiyonluğa ulaşmış ve milli formayla da kupa kaldırarak Messi'nin önüne geçmişti. Messi ise Ronaldo zafere ulaşana kadar üç Copa America, bir de Dünya Kupası finalinden eli boş, gözleri yaşlı bir şekilde ayrılmıştı.
Cristiano Ronaldo, Euro 2004'te Portekiz'in genç yeteneği olarak, seyircisi önünde finali muazzam bir sürprizle Yunanistan'a kaybeden kadroda yer almaktaydı. Portekiz için milli takım seviyesinde kupalar kazanmak normal bir şey değil; bu yüzden de Ronaldo'nun 2016'da elde ettiği zafer sansasyonel oldu.
Arjantin için ise durum çok farklı. 15 şampiyonlukla Uruguay'la beraber Copa America'nın en çok zafer elde eden ülkesinin, 14 de ikinciliği bulunuyor. Lakin toplam 29 final oynayan Tangocular'ın son Copa America zaferinin üzerinden 28 sene geçmişti.
1993'ten beri dört final kaybeden Arjantin'de bu dört finalin üçünde Messi sahadaydı. Messi ile Ronaldo'yu ayıran bu detayı biraz daha açmak gerekiyor. 1978 ve 1986'da Dünya Kupası'nda zafere ulaşan Arjantin için 1986 şampiyonluğu Diego Maradona'nın performansıyla da başka bir yerde duruyor.
ARJANTİNLİLER BİLE...
Tarihte Maradona gibi bir efsane 10 numara görmüşken Arjantinliler için bile “Messi gerçekten tarihin en büyük oyuncusu mu” sorusu sorulabilir bir soru oluyor. Barcelona'nın dahi yıldızı, sahada Ronaldo ile “en iyi” olma mücadelesi verirken bir yandan da Maradona'nın mirasıyla “büyüklük” yarışına sokuluyor. Hatta bunu Arjantinliler de yapıyordu. Messi'nin ıslıklandığı, eleştirildiği, Maradona'yla hiçbir şekilde kıyaslanamayacağının savunulduğu dönem yaşandı, geride kaldı...
Bu şartlar altında 2014'te Dünya Kupası'nda final kaybeden Messi, 2015'te ve 2016'da Copa America'yı finalde kaybedecek, hatta ikisini de finalde kaybedecek, hatta ikisi de penaltılara giden finallerin 2016'da oynananında penaltıyı kaçıracaktı.
2016 Copa America hüsranı sonrası hemen maçın ardından milli takım kariyerine nokta koyduğunu açıklayan Messi geri döndü lakin 2018 Dünya Kupası hüsranı ve 2019 Copa America üçüncülüğü ile yine tatsız bir sürece girdi.
Messi bütün bireysel rekorları kırsa da, Arjantin formasıyla tarihe geçmiş olsa da onun ellerinde havaya kalkan bir kupa olmadığı için gök mavisi ve beyazın buluştuğu çubuklu onun için ateşten bir gömleğe dönüşüyordu.
Bu şartlar altında Copa America finaline ezeli rakip Brezilya'nın mabedi Maracana'da çıkan Arjantin, bir diğer büyük maçların büyük oyuncusu Angel Di Maria'nın 22'de attığı çok şık aşırtma gol ile 1-0 kazandı, son düdükle Messi gözyaşlarına boğuldu.
Heyecanı anlaşılıyordu ki Messi'nin saha içinde bu kadar heyecanlı göründüğü bir maç izlemek de pek mümkün değil. Hatta maçın son dakikalarındaki tercihleri heyecanını açıkça gösteriyordu.
ÇOCUKÇA BİR HEYECANLA...
Şöyle ki turnuva boyunca attığı 4 gol ile gol kralı, yaptığı 5 asistle de asist kralı olan 34 yaşındaki Messi, turnuvanın en iyi oyuncusu da seçildi. Ama finaldeki Messi, çocukluk hayaline, futbolla ilgili en çok istediği şeye ulaşmak için dakikaları sayıyor olmanın heyecanıyla maça damga vuramadı. Euro 2016 finalinde Ronaldo sakatlanmış ve finalin büyük bölümünü heyecanla kenarda izlemek zorunda kalmıştı. Messi de sakatlanmasa da etkisiz bir görüntü çizdi ama olsun!
Bütün kariyeri boyunca Messi, Arjantin'in orta sahasını, savunmasını ve kalesini omzunda taşıdı. Bir yerde bu eksiklikler de yolundaki taş oldu. Ancak bu finalde savunma ve kaleci Emiliano Martinez, üzerlerine düşeni çok iyi yaptı.
25 Kasım 2020'de hayatını kaybeden Maradona'nın ölümünün üzerinden bir sene dahi geçmeden bu başarının gelmesi çok anlamlı. Muazzam derecede rahatlayan, rüştünü bu noktada da ispatlayan 10 numaralı yıldız, gözünü şimdi 2022 Dünya Kupası'na daha rahatlamış bir şekilde çevirecektir.
Aslında biraz da talihsizlikle Arjantin'le kupaları kaçıran Messi'ye futbolun borcu vardı. Hesap kapandı.
metin.aktasoglu@haberglobal.com.tr
Kaynak: Web Özel