Buffalo saldırısının videosu nasıl yayıldı? Neden önüne geçilemedi?

New York, Buffalo'da gerçekleşen ve 10 kişinin yaşamını yitirdiği ırkçı saldırının videosu olay günü hızla yayıldı. Peki dünya çapında milyonlarca kişinin izlediği korkunç görüntülerin yayılmasının önüne nasıl geçilemedi? Yeni Zelanda'daki saldırıdan bu yana ne değişti?

Son Güncelleme:

5 Mart 2019 tarihinde Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrindeki El Nur Camii ve Linwood İslam Merkezi'ne yönelik gerçekleştirilen ve 51 kişinin yaşamını yitirdiği, 49 kişinin de yaralandığı saldırıdan sonra Facebook, saldırganın cinayetlerini 17 dakika kesintisiz canlı yayınlamasının önüne geçemediği için geniş çapta eleştirilmişti. Geçen cumartesi günü New York, Buffalo'da yaşanan ırkçı saldırıda durum görece farklıydı.

Bu kez otomatik silahlı katil, korkunç saldırısını yayınlamak için video oyunseverler arasında çok popüler olan canlı yayın platformu Twitch'i tercih etmişti. Platformun saldırıdan sonra yaptığı resmi açıklamaya göre Twitch yayını saldırı başladıktan iki dakika sonra kesmeyi başardı ve yayın kesildiğinde videonun izlenme sayısı sadece 22'ydi.

Lakin bu, insanların Twitch canlı yayınını kaydetmesinin ve hem videonun hem de saldırganın mesajlarının sosyal medya aleminde yayılmasını engelleyemedi. Korkunç olay, özellikle Facebook ve Twittter gibi farklı hesaplardan dünyanın dört bir yanında milyonlarca kez görüntülendi.

'TEK BİR KOPYA YETERLİ...'

Bir düşünce kuruluşu olan Atlantic Council'in sosyal medya üzerine çalışan kıdemli üyesi Emerson Brooking olayı değerlendirirken “Bu bir trajedi çünkü görüntülerin sonsuza kadar çevrimiçi alemde yaşaması ve sonsuz sayıda çoğaltılabilmesi için videonun yalnızca tek bir kopyasına ihtiyacınız var” ifadelerini kullanıyor.

Silahlı saldırı videolarının dizginsiz bir şekilde yayılması çözülmesi, online dünyanın çözülmesi gereken en ciddi sorunlarından bir tanesi. Mağdurlar, sevenleri ve aileleri için korkunç izler bırakan görüntüler aynı zamanda nefret dolu ideolojilerini desteklemek için sosyal medyada yayılma ve “şöhret olma” hedefiyle korkunç şiddet planları yapan katilleri de teşvik ediyor.

Yetkililer, Buffalo'da yaşanan saldırının failinin Yeni Zelanda'daki saldırıdan ilham aldığını ifade ettiğini söylüyor.

Facebook ve Twitter gibi büyük sosyal medya platformları, Christchurch'ten bu yana, kitlesel şiddete ilişkin ürkütücü tasvirlerin yayılmasını yavaşlatma konusunda daha iyi olsa da, görüldüğü üzere bunu hala tamamen durduramıyorlar. Twitch sadece bir canlı yayın platformu olduğu için ve yayınlarının büyük bir kısmını da FPS (birinci şahıs nişancı) oyunları oluşturduğu için saldırganın gerçek zamanlı video akışını hızlı bir şekilde kesmeyi başardı.

YAPIYI KÖKTEN DEĞİŞTİRMELİLER...

Algoritmaları viralliği teşvik etmek için tasarlanan Facebook, Twitter ve YouTube'un kullanıcı yelpazesi Twitch'e nazaran fazlasıyla geniş ve izleyiciler devasa bir alternatifler havuzunun içinde istediğini bulabiliyor. Uzmanlar ise söz konusu platformların, özellikle de Facebook ve Twitter'ın, böylesi içeriklerin yayılmasını durdurmak için bunların nasıl paylaşıldığını kökten değiştirmesi gerektiğini söylüyor.

Platformlar şimdiye kadar, şiddet içeren videoları daha iyi tanımlamaya ve ardından kullanıcıların aynı videoyu veya düzenlenmiş versiyonlarını paylaşmasını engellemeye odaklandı. YouTube, cumartesi günü Buffalo saldırısının videosunun en az 400 farklı versiyonunu kaldırdığını açıkladı. Facebook ve Twitter da sayı vermese de olaya dair sayısız video kaldırdığını ve bir o kadarının da yüklenmesine engel olduğunu duyurdu.

Burada 2017'de kurulan GIFCT (Terörle Mücadele Küresel İnternet Forumu) de devreye girmekte. Basitçe, olayın videosuna ilişkin oluşturan özel kimlik kodları, videonun dağılmasını ve paylaşılmasını engelliyor. Video üzerinde yapılan düzenlemelere karşı da foruma bağlı şirketler yeni kodlar oluşturarak yanıt vermeye çalışıyor. GIFCT'nin kendi çerçevesi dahilinde oldukça başarılı bir sınav verdiği yorumları medyada geniş biçimde yer aldı.

3 MİLYON GÖRÜNTÜLENME...

Fakat Buffalo örneğinde de olduğu gibi videonun yayılmasını sağlayan kilit yollardan biri de insanların videoyu doğrudan yayınlaması değil, diğer web sitelerine bağlantı vermesiydi. Örneğin Streamable adlı GIFCT üyesi olmayan bir platformda videonun bağlantısı Facebook ve Twitter'da sayısız kez paylaşıldı ve 3 milyonun üzerinde görüntülendi.

Bir kullanıcı ise Streamable videosunu şikayet etti ancak Facebook'tan “içeriğin kuralları ihlal etmediği” yanıtını aldı. Olayın ekran görüntüsü yayılınca Facebook'un çatı şirketi Meta yanıtın hatalı olduğunu ve konuyu araştırdıklarını ifade etti.

New York Valisi Kathy Hochul ise “Nefretin nefreti beslediği ve durması gereken bir yayın çılgınlığı var” diye konuşuyordu. Günün sonunda platformlar ne kadar çabalasa da video yaymak isteyen insanlar bir şekilde boşluk buluyorlar. Zira, Twitch'in iki dakika sonunda müdahale edebilmiş olması bir başarı olarak aktarılıyor. Ortak görüş ise Facebook ve Twitter gibi dev platformların da en azından bu yolda maksimum efor harcamaları gerektiği yönünde...

*Bu haberdeki bilgilerin büyük bir kısmı Vox Recode'da “Social media platforms still can’t stop mass shooting videos from going viral” başlığıyla yayınlanan makaleden derlenmiştir.

Kaynak: Web Özel

ABD
Sonraki Haber