Savaş başlamadan kodlar ateşleniyor

Yapay Zeka İran İsrail
Savaş başlamadan kodlar ateşleniyor

Ortadoğu bir kez daha büyük bir krizin eşiğinde. Ancak bu kez savaş, yalnızca füzelerle, tanklarla, uçaklarla değil; kodlarla, verilerle ve algoritmalarla sürdürülüyor. Çünkü artık savaşlar sessiz başlıyor. Ve çoğu zaman insanlar ne olduğunu fark ettiğinde çoktan başlamış oluyor.

12 Haziran’dan bu yana bölgede siber saldırılarda dikkat çekici bir artış yaşandı. Siber güvenlik kaynaklarına göre İran-İsrail savaşında dijital saldırılar yüzde 700 oranında arttı. Hedef alınan noktalar arasında devlet sistemleri, finans altyapıları ve sağlık kurumları bulunuyor. Bu saldırıların niteliği, sadece bilgi çalmaktan ibaret değil; aynı zamanda altyapıları çökertme kapasitesine sahip yıkıcı yazılımlar da kullanılıyor.

İran, artan tehditlere karşılık olarak internet kısıtlamalarına gitti. Mobil ağlarda yavaşlama, VPN servislerinin engellenmesi ve bazı mesajlaşma uygulamalarına erişim kısıtları rapor edildi. Bu dijital kapatma hamlesi, hem dışarıdan gelen müdahalelere karşı bir önlem hem de iç kamuoyunu kontrol etme refleksi olarak değerlendiriliyor.

Tüm bu süreçte, karar alma ve yönlendirme mekanizmalarının merkezine yerleşen en sessiz güçlerden biri: Yapay zekâ.

ABD Savunma Bakanlığı'nın geliştirdiği “Project Maven” adlı sistem, savaş alanındaki video ve sensör verilerini işleyerek hedef analizlerini çok kısa sürede yapabiliyor. Bu sistemle yüzlerce kişinin günlerce sürecek analizleri, algoritmalar aracılığıyla dakikalar içinde tamamlanabiliyor. İnsan onayı gerekmekle birlikte, artık kararın zeminini teknoloji hazırlıyor.

Bir başka dikkat çeken cephe ise sosyal medya platformları. Bölgede yaşanan her sıcak gelişmenin ardından, binlerce bot hesapla üretilen içeriklerin yaygınlaştığı ve kamuoyunun algısının bu yolla şekillendirildiği gözlemleniyor. Sahte görüntüler, manipülatif haberler ve organize dezenformasyon kampanyaları, çatışmanın zihinler üzerindeki etkisini artırıyor.

2024 yılı itibarıyla savunma sektöründe yapay zekâya ayrılan küresel bütçe 10 milyar doları geçti. Uluslararası askeri teknoloji raporlarına göre bu rakamın 2030 yılına kadar yaklaşık iki katına çıkması bekleniyor. Bu da teknolojinin artık yalnızca destekleyici değil, stratejik belirleyici rol oynadığını gösteriyor.

Bu yeni savaş düzeninde, çatışmalar yalnızca fiziki değil. Veri akışları, dijital sistemler, sosyal medya dinamikleri modern çatışmaların asli unsurları hâline geldi. Artık savaş alanları sadece coğrafi haritalarda değil, ekranlarda ve kodlarda da şekilleniyor.

[email protected]