Anadolu kuruyor, geç gelen kar çare olur mu?

Küresel iklim değişikliğinin neden olduğu kuraklık sorunu Türkiye'yi derinden etkiliyor. 2024 Dünya ve Türkiye için tarihin en sıcak yılı olurken, 2025 yılı da rekor sıcaklık değerleri ile başladı. Ocak ayında Orta Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’daki yağışlar normalin çok altında gerçekleşirken, 3 büyük kentteki barajlar ise adeta alarm veriyor.
Küresel iklim değişikliğine bağlı, kuraklık riski her geçen gün artıyor. İstanbul başta olmak ülke genelinde etkili olan soğuk ve karlı havaya rağmen kuraklık tehdidi devam ediyor. İklim değişikliğine bağlı kuraklık ve sıcaklık artışı, Ocak ayında net biçimde ortaya çıkarken; Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Ekim, Kasım Aralık 2024 ile Ocak 2025 ayları alansal yağış istatistikleri yaşanan vahamete ışık tuttu. En çok yağış olması gereken dönemde İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da yağışlar normalin çok altında gerçekleşirken, tablonun önümüzdeki yaz dönemi için endişe verici olduğu uyarısı yapıldı.

YAĞIŞLAR AZALDI
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan Aralık ayı yağış raporunda “Aralık ayındaki yağışlar; Çorum, Amasya, Samsun, Malatya, Şanlıurfa, Mardin, Siirt, Şırnak, Hakkari, Van ve Ağrı çevrelerinde yüzde 60’ın üzerinde azalma gösterdiğini ortaya serdi. Normaline göre en fazla azalma ise yüzde 53 ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşirken, Ocak 2025’de ise yağışlar tüm ülke geneline büyük düşüş gösterdi. Ocak ayı yağışları Orta Anadolu, Doğu Akdeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da normale göre yüzde 90 azalırken, diğer bölgelerde bu oran ortalama yüzde 45 olarak ölçümlendi.
TARIMSAL KURAKLIK
İstanbul'daki barajların toplam oranı yüzde 55 seviyesinde kalırken, ortaya çıkan son tabloyu yorumlayan Su Politikaları Derneği Başkanı, eski DSİ yöneticisi Dursun Yıldız ise "Orta Anadolu Doğu ve Güneydoğu Anadolu Ekim 2024’ten bu yana kurak. Ekim, Kasım, Aralık 2024’deki yağışlar, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28 azaldı. En çok kuruyan bölgeler ise Konya’nın kuzeyi, Hatay, Şanlıurfa, Mardin ve Şırnak çevreleri. Ancak daha vahimi Ocak ayında yaşandı. Türkiye genelinde en kurak Ocak geride kaldı. Şimdiye kadar ülkemizin büyük bölümünde topraklarımızın, göllerimiz ve barajlarımızın yeterli miktarda kış yağışı alamadı. İlkbahar yağışlarının yetersiz kalması durumunda bölgesel hidrolojik ve tarımsal kuraklık kaçınılmaz" dedi.
KRİZ KAPIYI ÇALABİLİR
Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi-İklim Uzmanı Prof. Dr. Levent Kurnaz da, küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine dikkat çekerken, şöyle konuştu: "2025 ocak ayı, insanlık tarihinde yaşadığımız en sıcak ocak ayı oldu. 31 günün 22 tanesi o gün için yaşamış olduğumuz en yüksek sıcaklıktı. Birazcık şaşırtıcı ve beklenmedik bir durum oluşturdu. Türkiye'de suyun yüzde 75'i tarımsal sulamada kullanılıyor. Kuraklık devam ederse yaz döneminde gıda üretiminde kriz yaşanır."
HAVA ISINIYOR
İTÜ İklim Bilimi ve Meteoroloji Mühendisliği'nden Prof. Dr. Barış Önol'a göre özellikle Akdeniz Bölgesi ile İç Anadolu Bölgesi dünya ortalamasından daha fazla ısınıyor. Bu durumun deniz suyu sıcaklıklarının kış mevsiminde bile çok yüksek seyretmesine neden olduğunu dile getiren Prof. Dr. Önol; "Akdeniz ve Karadeniz de normallerin üzerinde sıcak. Türkiye’nin, Akdeniz çanağı iklim değişikliğinden daha fazla etkileniyor" diyor.

BARAJLAR DOLMUYOR!
Öte yandan İstanbul barajlarındaki son doluluk tablosu da olası risklere ışık tutuyor. Ömerli barajı dışındaki tüm kaynakların doluluk oranı yüzde 20'nin altında düşerken, Başkent Ankara'daki barajların toplam doluluk oranı yüzde 28, aktif doluluk oranı ise yüzde 18.3 seviyesinde seyrediyor.
Kaynak: Web Özel