Haziranda BM'ye geliyor! Yeni krizin adı deniz parkları

Akdeniz Doğu Akdeniz doğal gaz arama çalışmaları Ankara Yunan adaları yunanistan
Haziranda BM'ye geliyor! Yeni krizin adı deniz parkları

Türkiye ve Yunanistan arasında 'Deniz Mekansal Planlama' haritaları nedeniyle gerilim tırmanırken, Atina yönetiminin Ege ve İyon Denizi'ndeki deniz parkları çalışması Haziran ayında BM gündemine geliyor. Türkiye bu girişime de şüpheyle yaklaşıyor.

Ege ve Doğu Akdeniz'de yıllardır süregelen pek çok soruna rağmen Türkiye ile Yunanistan arasında başlayan yumuşama süreci pek çok sınamadan geçiyor. Kıbrıs'ta iki devletli çözüm ve denizdeki enerji arama çalışmalarında ortaya çıkan yetki alanları tartışmalarının yanı sıra, ortak denizlerin korunması ve verimli kullanımı konularında da yeni krizler kapıda. Geçen hafta karşılıklı olarak Deniz Mekansal Planlama haritaları yayınlayan iki ülkenin arası bu kez 'Deniz Parkları' projesi nedeniyle açılabilir.

Haziranda BM'ye geliyor! Yeni krizin adı deniz parkları - Resim : 1
Özellikle Güney Ege'deki deniz parkına ilişkin çalışma Türkiye'yi de yakından ilgilendiriyor.

ANKARA TEPKİ GÖSTERDİ

Avrupa Birliği kulislerinden yansıyan bilgilere göre Ege ve İyon denizlerinde koruma amaçlı su parkları ilan eden Atina yönetimi 9 Haziran'da Fransa'nın Nice kentinde başlayacak BM Okyanus Konferansı'nda bu konuyu gündeme getirecek. Ankara ise Deniz Parkları projesi ilk gündeme geldiğinde, Ege Denizi'nde On iki Adalar bölgesine uzanan park alanının egemenlik haklarıyla ilgili sorun teşkil ettiğini açıklamıştı. BM konferansının ise projenin dönüm noktalarından biri olacağı, Başbakan Kriyakos Miçotakis'in de konferansta konuşma yapacağı belirtiliyor.

YERLERİ BELİRLENDİ

BM Konferansı ve Deniz Parkları ile ilgili detaylara Ta Nea'da yer verildi. Gazetenin yetkili kaynaklardan aldığı bilgilere göre geçtiğimiz nisan ayında Atina'da düzenlenen 9. Uluslararası Okyanus Konferansı kapsamında, Güney Ege ve İyon Denizi'ndeki iki deniz parkına ilişkin dokümantasyon çalışmaları yapılmıştı. Ocak ayı ortasında üzerinde yerleşim de bulunan bazı adaların etrafına yeni koruma alanları eklenmesine karar verilmişti. Özellikle Güney Ege'deki deniz parkına ilişkin çalışma Türkiye'yi de yakından ilgilendiriyor.

BU AY SONU BİTER

İyon Denizi'ndeki Deniz Parkı'na ilişkin çalışmanın ise bu ay sonuna kadar tamamlanması bekleniyor. Güney Ege'deki parkın 8 bin kilometrekareye yayıldığı belirtilirken, İyon denizi park alanının ise 14 bin kilometrekare olacağı kaydediliyor. Güney Ege'de 3 deniz miline ulaşan koruma alanlarını kapsayan deniz parklarının deniz kuşları ve diğer koruma altındaki deniz canlılarının beslendiği, yuvaladığı alanları korumayı amaçladığı belirtilse de konu iki ülke arasında tartışılıyor. Bu konu Mayıs 2024'te Ankara'da düzenlenen Miçotakis-Erdoğan zirve toplantısını da meşgul etmişti. Türk Dışişleri Bakanlığı "gri bölgeler", "egemenliği belirsiz coğrafi oluşumlar" tanımı yaparak deniz parklarının kurulacağı alanlarla ilgili itirazlarını dile getirmişti.

Haziranda BM'ye geliyor! Yeni krizin adı deniz parkları - Resim : 2
Türk Dışişleri Bakanlığı "gri bölgeler", "egemenliği belirsiz coğrafi oluşumlar" tanımı yaparak deniz parklarının kurulacağı alanlara itiraz ediyor.

ÇALIŞMALAR HIZLANDI

Yer verilen bilgilere göre ilgili bakanlıklar deniz parklarına ilişkin tüm hazırlık çalışmalarının Haziran ayı başında ve Fransa'nın Nice kentinde düzenlenecek 3. Birleşmiş Milletler Okyanus Konferansı'na kadar tamamlayacak. Mevcut plana göre, Başbakan'ın ilgili bakanlıklardan hükümet yetkilileriyle birlikte Nice'e gitmesinden önce imar planlarının bitirilmesi hedefleniyor. Bu ay sonuna kadar iki ülke arasında tartışma konusu olan Deniz Mekansal Planlaması'nın da yapılacağı belirtiliyor.

LOZAN TARTIŞMASI

Ege'de statüsü belirsiz ada, adacık ve kayalıklar sorununun geçmişi 1923 tarihli Lozan Antlaşması ile 1947 tarihli Paris Antlaşması'na kadar gidiyor. Nitekim MSB kaynakları açıklamasında da "İlan edilmesi planlanan parklar hakkında Dışişleri Bakanlığımız diplomatik olarak gerekli girişimlerde bulunmuş, EGAYDAAK’lar üzerindeki tek taraflı fiilî durumların kabul edilmeyeceğini ve herhangi bir hukuki sonuç doğurmayacağını ifade etmiştir" denilmişti.

[email protected] 

Kaynak: Web Özel